Kategoriler
Şarkı Sözleri Çevirileri T

Taylor Swift – Paris İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Your ex-friend’s sister
– Eski arkadaşının kız kardeşi
Met someone at a club and he kissed her
– Bir kulüpte biriyle tanıştım ve onu öptü
Turns out, it was that guy you hooked up with ages ago
– Meğerse, asırlar önce beraber olduğun adammış.
Some wannabe Z-lister
– Bazı özenti Z-lister
And all the outfits were terrible
– Ve tüm kıyafetler korkunçtu
2003, unbearable
– 2003, dayanılmaz
“Did you see the photos?”
– “Fotoğrafları gördün mü?”
No, I didn’t, but thanks, though
– Hayır, yapmadım ama yine de teşekkürler.

I’m so in love that I might stop breathing
– O kadar aşığım ki nefes almayı bırakabilirim
Drew a map on your bedroom ceiling
– Yatak odanızın tavanına bir harita çizin
No, I didn’t see the news
– Hayır, haberleri görmedim.
‘Cause we were somewhere else
– Çünkü başka bir yerdeydik
Stumbled down pretend alleyways
– Sahte ara sokaklarda tökezledi
Cheap wine, make believe it’s champagne
– Ucuz şarap, şampanya olduğuna inandır
I was taken by the view
– Manzaradan etkilendim.

Like we were in Paris
– Sanki Paris’teymişiz gibi
Like we were somewhere else
– Sanki başka bir yerdeymişiz gibi
Like we were in Paris, oh
– Sanki Paris’teymişiz gibi, oh
We were somewhere else
– Başka bir yerdeydik.

Privacy sign on the door
– Kapıda gizlilik işareti
And on my page and on the whole world
– Ve sayfamda ve tüm dünyada
Romance is not dead if you keep it just yours
– Romantizm ölmedi, eğer sadece seninkini saklarsan
Levitate above all the messes made
– Yapılan tüm karmaşaların üzerinde havaya uçun
Sip quiet by my side in the shade
– Gölgede yanımda sessizce yudumla
And not the kind that’s thrown
– Ve atılan türden değil
I mean, the kind under where a tree has grown
– Yani, bir ağacın altında büyüdüğü türden.

I’m so in love that I might stop breathing
– O kadar aşığım ki nefes almayı bırakabilirim
Drew a map on your bedroom ceiling
– Yatak odanızın tavanına bir harita çizin
No, I didn’t see the news
– Hayır, haberleri görmedim.
‘Cause we were somewhere else
– Çünkü başka bir yerdeydik
Stumbled down pretend alleyways
– Sahte ara sokaklarda tökezledi
Cheap wine, make believe it’s champagne
– Ucuz şarap, şampanya olduğuna inandır
I was taken by the view
– Manzaradan etkilendim.

Like we were in Paris, oh
– Sanki Paris’teymişiz gibi, oh
Like we were somewhere else
– Sanki başka bir yerdeymişiz gibi
Like we were in Paris, oh
– Sanki Paris’teymişiz gibi, oh
We were somewhere else
– Başka bir yerdeydik.

I wanna brainwash you
– Beynini yıkamak istiyorum
Into loving me forever
– Beni sonsuza dek sevmeye
I wanna transport you
– Seni taşımak istiyorum
To somewhere the culture’s clever
– Kültürün zekice olduğu bir yere
Confess my truth
– Gerçeğimi itiraf et
In swooping, sloping, cursive letters
– Dalgalı, eğimli, el yazısı harflerle
Let the only flashing lights be the tower at midnight
– Sadece yanıp sönen ışıklar gece yarısı kule olsun
In my mind
– Aklımda

We drew a map on your bedroom ceiling
– Yatak odanızın tavanına bir harita çizdik.
No, I didn’t see the news
– Hayır, haberleri görmedim.
‘Cause we were somewhere else
– Çünkü başka bir yerdeydik
In an alleyway, drinking champagne
– Bir ara sokakta şampanya içmek

‘Cause we were in Paris
– Çünkü Paris’teydik.
Yes, we were somewhere else
– Evet, başka bir yerdeydik.
My love, we were in Paris
– Aşkım, Paris’teydik
Yes, we were somewhere else
– Evet, başka bir yerdeydik.