One, two, make you wanna, uh
– Bir, iki, istemeni sağla, uh
Yeah, yeah, okay, okay, okay, okay, okay
– Evet, evet, tamam, tamam, tamam, tamam, tamam
Now have you ever been with a player?
– Hiç bir oyuncuyla birlikte oldun mu?
Take you downtown where they treat me like the mayor
– Seni şehir merkezine götürüp bana belediye başkanı gibi davranıyorlar.
Take you to the crib, we can take it upstairs
– Seni beşiğe götür, yukarı çıkarabiliriz.
“What’s upstairs?” Shit, I’ma show you later
– “Üst katta ne var?” Kahretsin, sana sonra göstereceğim.”
Don’t need a spatula, everything catered, extra flavor
– Bir spatulaya gerek yok, her şey hazır, ekstra lezzet
Go ‘head, sprinkle some truffle on your mashed potatoes
– Git baş, patates püresine biraz trüf serpin.
I’m tryna love, is you gon’ love me back?
– Adamımın seviyorum, sen de beni seviyorsun, gon’ var mı?
You only get what you get, ain’t you heard of that?
– Sadece aldığın şeyi alırsın, bunu duymadın mı?
Look here
– Buraya bak
I don’t ask for much
– İstediğim fazla bir şey yok
You know what I want
– Ne istediğimi biliyorsun.
I just want what’s fair (Huh)
– Sadece adil olanı istiyorum (Ha)
I’ll bring that fire and desire, baby
– O ateşi ve arzuyu getireceğim bebeğim.
All you gotta do is meet me halfway there (Uh)
– Tek yapman gereken benimle yarı yolda buluşmak.
I deserve to be
– Olmayı hak ediyorum
With somebody as fly as me
– Benim kadar uçacak biriyle
Somebody this fly
– Birisi bu sinek
And you deserve to be seen
– Ve görülmeyi hak ediyorsun
With somebody as fly as me
– Benim kadar uçacak biriyle
Somebody this fly
– Birisi bu sinek
Oh, don’t let ’em trick you with the jibb talk (Ow)
– Jibb konuşmasıyla seni kandırmalarına izin verme.
Uh, okay, now Silk Sonic smooth like a mack
– Tamam, şimdi ipek Sonik bir mack gibi pürüzsüz
Float like a butterfly on every single track
– Her pistte bir kelebek gibi süzül
And the only language that I speak, girl, is facts
– Ve konuştuğum tek dil gerçekler kızım.
So once I give this game to you, I can’t take it back
– Bu yüzden bu oyunu sana verdiğimde geri alamam.
Hollerin’ at you from a 1977 Monte Carlo, hard act to follow
– 1977 Monte Carlo’dan sana sesleniyorum, takip etmesi zor bir hareket
It’s showtime, tryna boo you up like it’s the Apollo
– Seni showtime, hassas, duygusal ve kırılgan boo kalmış gibi Apollo var
Your walk is vicious, let’s get down to business
– Yürüyüşün çok kötü, hadi işe koyulalım.
You and me together, ooh, that’s somethin’ different
– Sen ve ben birlikte, ooh, bu farklı bir şey
Ooh, come on
– Ooh, hadi
I don’t ask for much
– İstediğim fazla bir şey yok
I really don’t, girl
– Gerçekten bilmiyorum kızım.
I just want what’s fair
– Sadece adil olanı istiyorum
Ha, look here
– Ha, buraya bak
I’ll bring that fire and desire, baby
– O ateşi ve arzuyu getireceğim bebeğim.
All you gotta do is this
– Tek yapman gereken bu
All you gotta do is meet me halfway there (Uh)
– Tek yapman gereken benimle yarı yolda buluşmak.
I deserve to be
– Olmayı hak ediyorum
With somebody as fly as me
– Benim kadar uçacak biriyle
Somebody this fly
– Birisi bu sinek
And you deserve to be seen
– Ve görülmeyi hak ediyorsun
With somebody as fly as me
– Benim kadar uçacak biriyle
Somebody this fly
– Birisi bu sinek
Now for real, I’ma need y’all to understand (Ow)
– Şimdi gerçekten, anlamanıza ihtiyacım var (Ow)
Let’s get it
– Hadi alalım
If you don’t know what we talkin’ ’bout
– Eğer neden bahsettiğimizi bilmiyorsan
I’ma have the whole band help me spell it out
– Bütün grup bunu söylememe yardım etsin.
Yeah, if you don’t know what we talkin’ ’bout
– Evet, eğer neden bahsettiğimizi bilmiyorsan
Class in session, here’s your lesson, help me spell it out
– Oturumda ders, işte dersin, hecelememe yardım et
F (F), L (L), Y (Y)
– F (F), L (L), Y (Y)
You ain’t never seen nobody this fly
– Bu sineği hiç kimseyi görmedin
It’s like we back in school again
– Tekrar okula dönmüş gibiyiz.
Now come on children, I’m spellin’
– Haydi çocuklar, heceliyorum.
F (F), L (L), Y (Y)
– F (F), L (L), Y (Y)
You ain’t never seen nobody this fly, ow
– Bu sineği hiç kimseyi görmedin, ah
And I’m gone, uh
– Ve ben gidiyorum, uh
I deserve to be
– Olmayı hak ediyorum
With somebody as fly as me
– Benim kadar uçacak biriyle
Somebody this fly (Fly)
– Birisi bu sinek (Sinek)
And you deserve to be seen (You deserve to be seen)
– Ve görülmeyi hak ediyorsun (Görülmeyi hak ediyorsun)
With somebody as fly as me
– Benim kadar uçacak biriyle
Somebody this fly (Ow)
– Birisi bu sinek (Ow)
Oh, and I’m back
– Oh, ve geri döndüm
Somebody this fly
– Birisi bu sinek
Yeah, and I’m lookin’ for somebody this fly
– Evet, ve bu sineği arayan birini arıyorum.
I can’t help it, I want it all
– Elimde değil, hepsini istiyorum.
Silk Sonic, let me get the three piece and a biscuit
– Silk Sonic, üç parçayı ve bisküviyi alayım.
Uh
– Ah
Kategoriler