Kategoriler
L Şarkı Sözleri Çevirileri

Lovejoy – It’s All Futile! It’s All Pointless! İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

I lost the passion that comes with living
– Yaşamanın getirdiği tutkuyu kaybettim.
Since I started university
– Üniversiteye başladığımdan beri
I took a geography course to learn the datelines
– Tarih çizelgelerini öğrenmek için coğrafya dersi aldım
And maybe use a sextant
– Ve belki bir sekstant kullanın
But now I just press facsimiles
– Ama şimdi sadece fakslara basıyorum
And you’re exactly who you wanted to be
– Ve sen tam olarak olmak istediğin kişisin
That’s what you said
– Öyle demiştin
‘Cause you wanna watch TV and sleep all day and lay in bed, but
– Çünkü bütün gün televizyon izlemek, uyumak ve yatakta yatmak istiyorsun ama
You’re forgetting that I’ve got to go to work and eat my food
– İşe gidip yemeğimi yemem gerektiğini unutuyorsun.
And pay my rent and reproduce and feed those kids
– Ve kiramı ödeyip o çocukları üret ve besle
And maybe use a sextant
– Ve belki bir sekstant kullanın

I don’t miss you
– Ben seni özlemiyorum
I miss the thought of what we were
– Ne olduğumuz fikrini özlüyorum.

‘Cause this is the part where I shut up and let you infest my brain
– Çünkü bu, çenemi kapatıp beynimi istila etmene izin verdiğim kısım.
Wrap your arms around my cortex, dig you in and let you drain
– Kollarını korteksin etrafına sar, seni içine çek ve boşalmana izin ver
You’ll never get rid of me, oh, I’m like a fucking disease
– Benden asla kurtulamayacaksın, lanet olası bir hastalık gibiyim.
I’ll make a home in your gut
– Midende bir ev yapacağım
‘Cause it’s somewhere warm to sleep
– Çünkü uyumak için sıcak bir yer

And what was your thought when you realised
– Ve farkına vardığında senin düşüncen neydi
You’ll never feel naive love again?
– Bir daha asla saf aşkı hissetmeyecek misin?
Was it pain or was it sickness?
– Acı mıydı, hastalık mıydı?
Were you proud of who you’d been?
– Kim olduğunla gurur duyuyor muydun?
The shyness waiting for his phone calls
– Telefon görüşmelerini bekleyen utangaçlık
Replaced by apathy and dating apps
– İlgisizlik ve arkadaşlık uygulamaları ile değiştirildi
You held his hands, it felt like flying
– Ellerini tuttun, uçuyormuş gibi hissettim.
Now he’s just another man
– Şimdi o sadece başka bir adam
You’d rather he was inside than beside you
– Yanında olmaktansa içeride olmasını tercih edersin.
But he’s talking marriage and a future
– Ama evlilikten ve gelecekten bahsediyor.
He’s picking a lock he doesn’t go into
– Girmediği bir kilidi seçiyor.
He’s knife in a wound, he’s a suture
– O bir yaranın içinde bıçak, o bir dikiş

I don’t miss you
– Ben seni özlemiyorum
I miss the thought of what we were
– Ne olduğumuz fikrini özlüyorum.

‘Cause this is the part where I shut up and let you infest my brain
– Çünkü bu, çenemi kapatıp beynimi istila etmene izin verdiğim kısım.
Wrap your arms around my cortex, dig you in and let you drain
– Kollarını korteksin etrafına sar, seni içine çek ve boşalmana izin ver
You’ll never get rid of me, oh, I’m like a fucking disease
– Benden asla kurtulamayacaksın, lanet olası bir hastalık gibiyim.
I’ll make a home in your gut
– Midende bir ev yapacağım
‘Cause it’s somewhere warm to sleep
– Çünkü uyumak için sıcak bir yer

It’s okay
– Sorun değil
Anything to make me feel less numb
– Beni daha az uyuşturacak her şey
It’s okay
– Sorun değil
Anything to make me feel less numb
– Beni daha az uyuşturacak her şey
It’s okay
– Sorun değil
Anything to make me feel less numb
– Beni daha az uyuşturacak her şey
It’s okay
– Sorun değil
It’s okay
– Sorun değil

Eat my rent and eat my food
– Kiramı ye ve yemeğimi ye
And eat my dues and eat those kids (It’s okay)
– Ve aidatlarımı ye ve o çocukları ye (Sorun değil)
And maybe use a sextant
– Ve belki bir sekstant kullanın