Well in You
– Senin içinde
The good I’ll do
– Yapacağım iyilik
The good I’ll do
– Yapacağım iyilik
Oh, the good I’ll do
– Oh, yapacağım iyilik
The way the grass smells at night
– Çimlerin geceleri nasıl koktuğunu
And you got flames all in your eyes
– Ve gözlerinde alevler var
As they reflect the sparkler
– Maytabı yansıttıkları gibi
And you say we’ll never die
– Ve sen asla ölmeyeceğimizi söylüyorsun
Grabbed me by the hands
– Ellerimden tuttu
Just as callused as I am
– Tıpkı benim kadar nasırlı
Say you’re proud
– Gurur duyduğunu söyle
Well it’s blue jeans in the driveway
– Araba yolundaki mavi kot pantolon.
And you’re walking inside sideways
– Ve sen yanlara doğru yürüyorsun
The wine always affects you
– Şarap her zaman seni etkiler.
In beautiful kind ways
– Güzel nazik şekillerde
Ask me if I’m staying
– Kalıp kalmadığımı sor
And then I’ll say that I’m sleeping on the floor
– Ve sonra yerde uyuduğumu söyleyeceğim.
Won’t you tell me that you need me
– Bana ihtiyacın olduğunu söylemeyecek misin?
‘Cause lately I’ve been needing
– Çünkü son zamanlarda ihtiyacım var
Someone to remind me
– Bana hatırlatacak biri
Worth more than just an evening
– Sadece bir akşamdan daha değerli
I awoke to kitchen smoke
– Mutfak dumanına uyandım
You dancing like God’s moved in you before
– Daha önce Tanrı sana taşınmış gibi dans ediyorsun.
Well in You
– Senin içinde
The good I’ll do
– Yapacağım iyilik
The good I’ll do
– Yapacağım iyilik
Oh, the good I’ll do
– Oh, yapacağım iyilik
Well in You
– Senin içinde
I’m new
– Yeniyim
I’m new
– Yeniyim
Oh, how I’m new
– Oh, nasıl yeniyim
Well look in my eyes
– Gözlerime bak
I don’t wanna hide
– Saklamak istemiyorum
I’ve been waiting for you
– Seni bekliyordum
All damn night
– Bütün gece
Sundress I’ll undress
– Sundress soyunacağım
With nails on your skin
– Cildinizdeki tırnaklarla
Turnin’ white
– Beyaza dönüyorum
And getting high out in Austin
– Ve Austin’de kafayı bulmak
Drunk in Tennessee
– Tennessee’de sarhoş
I don’t care where I am
– Nerede olduğum umurumda değil.
As long as you’re with me
– Benimle olduğun sürece
Those boys downtown talk so much shit when I leave
– Ben gidince o çocuklar downtown konuşacak o kadar çok şey
Well in You
– Senin içinde
The good I’ll do
– Yapacağım iyilik
The good I’ll do
– Yapacağım iyilik
Oh, the good I’ll do
– Oh, yapacağım iyilik
‘Cause in You
– Çünkü senin içinde
I’m new
– Yeniyim
I’m new
– Yeniyim
Oh, how I’m new
– Oh, nasıl yeniyim
The way the grass smells at night
– Çimlerin geceleri nasıl koktuğunu
And you got flames all in your eyes
– Ve gözlerinde alevler var
As they reflect the sparkler
– Maytabı yansıttıkları gibi
And you say we’ll never die
– Ve sen asla ölmeyeceğimizi söylüyorsun
Grab me by the hands
– Ellerimden tut
Just as calloused as I am
– Tıpkı benim kadar nasırlı
And say you’re proud
– Ve gurur duyduğunu söyle
Kategoriler