Kategoriler
Şarkı Sözleri Çevirileri Y

Yasin – 20 talet İsveçce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Ey
– Ey
Let’s go
– Hadi gidelim

Välkommen till 20-talet, vi har svaret
– 20. yüzyıla hoş geldiniz, cevabımız var
Min nya klocka, den planerar vinna valet
– Yeni saatim, seçimi kazanmayı planlıyor.
Hör jag någon prata, pekfingret börjar klia
– Birinin konuştuğunu duyuyor muyum, işaret parmağı kaşınmaya başlıyor mu
Underskatta mig som landslaget nere i Sevilla
– Seville’deki milli takım olarak beni hafife al
Hon var inte gjord av guld men hon såg ut att va en tia
– Altından yapılmamıştı ama tıa’ya benziyordu.
I klubbens toalett, hon var på knä som hon ska fria
– Kulübün tuvaletinde, serbest kalması gerektiği gibi dizlerinin üzerindeydi.
Skitsnacket rinner av oss, alltid varit immuna
– Bu saçmalık bizden kaçıyor, her zaman bağışıklığımız vardı.
Vart var de när jag och **** satt på 10 m² i Sollentuna?
– Ben ve **** Sollentuna’da 10 m2’de oturduğumda neredeydiler?
Rockstar som jag fucking Bob Dylan
– Benim gibi rock yıldızı Bob Dylan’ı beceriyor
Gav en rappare hans skor, jag bad han ställa dem på hyllan
– Bir rapçiye ayakkabılarını verdim, rafa koymasını istedim.
Köpte nya smycken, nåt jag ofta gör på fyllan
– Yeni mücevherler aldım, sarhoşken sık sık yaptığım bir şey
Får jag bollen, kompis, jag placerar den i kryllan
– Eğer topu alırsam, dostum, Krilin içine koyarım.
Dunder-äzi, folk är höga som ett hus
– İnsanlar bir ev kadar uzun
Att rulla upp på oss, det som att kicka upp en snus
– Üstümüze sıvamak, bir sinsiliği tekmelemek gibi bir şey
Snuten i publiken, hon beter sig som en scout
– Kalabalığın içindeki polisler, izci gibi davranıyor.
Mannen, till och med politikerna dissar mig för clout
– Adam, politikacılar bile nüfuzum için beni küçümsüyor.

Sveriges most wanted, 200-nånting opps
– İsveç’in en çok aranan, 200’lü opp’leri
Våra fiender blir jagade som svarta män i COPS
– Düşmanlarımız polislerdeki siyahlar gibi avlanıyor.
Aldrig varit en förebild, fuck that shit
– Hiç rol model olmadım, siktir et o boku
Jag röker hasch, dricker Hennessy och bazz en bad bitch, ah
– Ot içiyorum, Hennessy ve bazz içiyorum kötü bir kaltak, ah

Det sånt vi gillar, min advokat ser till jag aldrig trillar
– Sevdiğimiz şeyler, avukatım asla düşmememi sağlıyor.
Vilken plugga? Vi inte såna killar
– Ne çalışması? Böyle bir millet değiliz
Jobbar du så hårt som jag, du glömmer hur man chillar
– Benim kadar çok mu çalışıyorsun, sakinleşmeyi mi unutuyorsun?
Jag sluta sälja hasch, jag skrev på för några millar
– Ot satmayı bıraktım, birkaç millar için imza attım.
Det sånt vi gillar, min advokat ser till jag aldrig trillar
– Sevdiğimiz şeyler, avukatım asla düşmememi sağlıyor.
Vilken plugga? Vi inte såna killar
– Ne çalışması? Böyle bir millet değiliz
Jobbar du så hårt som jag, du glömmer hur man chillar
– Benim kadar çok mu çalışıyorsun, sakinleşmeyi mi unutuyorsun?
Jag sluta sälja hasch, jag skrev på för några millar
– Ot satmayı bıraktım, birkaç millar için imza attım.

Ursäkta om jag stör, allt flyter på som smör
– Böldüğüm için üzgünüm, her şey tereyağı gibi akıyor
Om jag dör, morsan får en Rolls-Royce och en chaufför
– Eğer ölürsem, annem bir Rolls-Royce ve şoför alacak.
Har en penna i min hand, men det var länge sen han skrev nåt
– Elimde bir kalem var, ama bir şey yazmayalı uzun zaman oldu.
Jag fråga en av mina ex, “Hur känns det att jag blev nåt?”
– Eski sevgilimden birine soruyorum, “Nasıl bir şey oldum?”
Pengar från musiken blev till bilar och butiker
– Müzikten elde edilen para arabalara ve dükkanlara dönüştü
Nuförtiden varje gång jag tar ett steg, det blir rubriker
– Bugünlerde ne zaman bir adım atsam manşetlere çıkıyor
Jag har slitit varje dag i fucking evigheter
– Yıllardır her gün giyiyorum.
Det resulterade i företag och fastigheter
– Bu iş ve gayrimenkul ile sonuçlandı

Från att jag och mina vänner bruka dela kläder
– Benden ve arkadaşlarımdan kıyafetlerini paylaşma eğilimindeyim
Till att komma in på klubbarna som dollarmiljonärer
– Kulüplere dolar milyoneri olarak girmek
Jag hör min röst på radion, intervjuer från isol
– Radyoda sesimi duyuyorum, ısol’dan röportajlar
Jag satt på häktet nominerad till en Grammis eller två, ah
– Bir iki Grammy ödülüne aday olarak hapisteydim.

Det sånt vi gillar, min advokat ser till jag aldrig trillar
– Sevdiğimiz şeyler, avukatım asla düşmememi sağlıyor.
Vilken plugga? Vi inte såna killar
– Ne çalışması? Böyle bir millet değiliz
Jobbar du så hårt som jag, du glömmer hur man chillar
– Benim kadar çok mu çalışıyorsun, sakinleşmeyi mi unutuyorsun?
Jag sluta sälja hasch, jag skrev på för några millar
– Ot satmayı bıraktım, birkaç millar için imza attım.
Det sånt vi gillar, min advokat ser till jag aldrig trillar
– Sevdiğimiz şeyler, avukatım asla düşmememi sağlıyor.
Vilken plugga? Vi inte såna killar
– Ne çalışması? Böyle bir millet değiliz
Jobbar du så hårt som jag, du glömmer hur man chillar
– Benim kadar çok mu çalışıyorsun, sakinleşmeyi mi unutuyorsun?
Jag sluta sälja hasch, jag skrev på för några millar
– Ot satmayı bıraktım, birkaç millar için imza attım.

Jag ser dig hata, men vad fan är ditt problem?
– Nefret ettiğini görüyorum ama sorunun ne senin?
Du ska alltid kommentera, det ditt jobb, Glenn Hysén
– Her zaman yorum yapmalısın, bu senin işin, Glenn hys ckn
De pratar diamanter, men har aldrig sett en sten
– Elmaslardan bahsediyorlar ama hiç taş görmediler.
Jag har poliser som går runt och säger jag får inte stå på scen
– Etrafta sahnede duramayacağımı söyleyen polisler var.
Det sånt vi gillar, en rappare vill ha en vers, säg till honom “Chilla”
– Sevdiğimiz şeyler, bir rapçi bir ayet istiyor, ona “sakin ol” deyin.
Pull up på en fitta med den stora och den lilla
– Büyük ve küçük bir kedi yukarı çekin
Ryktet säger benim han är shooter, han är killer
– Söylentiye göre benim o tetikçi, o katil.
Det sånt vi gillar
– Sevdiğimiz şeyler