Sparkling angel
– Göz kamaştırıcı melekler
I believe
– İnanıyorum
You are my saviour
– Benim kurtarıcım olduğuna
In my time of need
– İhtiyacım olan zamanda
Blinded by faith
– İnançla gözü kararmış
I couldn’t hear
– Duyamadım
All the whispers
– Tüm fısıltıları
They’re warning so clear
– Açıkça uyarıyorlar
I see the angels
– Melekler görüyorum
I’ll lead them to your door
– Kapına yönlendireceğim onları
There is no escape now
– Artık kaçmak yok
Now mercy no more
– Artık merhamet yok
No remorse cause I still remember
– Pişmanlık yok çünkü hala hatırlıyorum
The smile when you tore me apart
– Beni parçaladığında ki gülümsemeyi
You took my heart
– Kalbimi aldın
Deceived me right from the start
– Ta en başından beni aldattın
You showed me dreams
– Bana rüyalar gösterdin
I wished they’d turn in to real
– Onların gerçek olmasını dilerdim
You broke a promise
– Sözünden döndün
And made me realize
– Ve fark ettirdin bana
It was all just a lie
– Hepsi yalnızca birer yalandı
Sparkling angel
– Göz kamaştırıcı melekler
Couldn’t see
– Göremedim
Your dark intensions
– Senin karanlık yoğunluklarını
Your feelings for me
– Benim için hissettiklerini…
Fallen angel
– Düşmüş melek
Tell me why
– Söyle bana neden
What is the reason?
– Sebebi ne?
The thorn in your eye
– Gözlerindeki dikenin
I see the angels
– Melekler görüyorum
I’ll lead them to your door
– Kapına yönlendireceğim onları
There is no escape now
– Artık kaçmak yok
Now mercy no more
– Artık merhamet yok
No remorse cause I still remember
– Pişmanlık yok çünkü hala hatırlıyorum
The smile when you tore me apart
– Beni parçaladığında ki gülümsemeyi
Could have been forever
– Sonsuza dek sürebilirdi
Now we have reached the end
– Şimdi sona yaklaştık
This world may have failed you
– Bu dünya seni yenmiş olablir
It doesn’t give the reason why
– Bu bir gerekçe değil
You could have chosen
– Seçilmiş olabilirdin
A different path of life
– Hayatın farklı bir yolu
The Smile When You Tore Me Apart
– Beni parçaladığında ki gülümsemeyi
You took my heart
– Kalbimi aldın
Deceived me right from the start
– Ta en başından beni aldattın
You showed me dreams
– Bana rüyalar gösterdin
I wished they’d turn in to real
– Gerçek olmalarını dilerdim
You broke a promise
– Sözünden caydın
And made me realize
– Ve bana fark ettirdin
It was all just a lie
– Hepsi yalnızca birer yalandı
Could have been forever
– Sonsuza dek sürebilirdi
Now we have reached the end
– Şimdi sona yaklaştık