Yeah, yeah
– Evet, Evet
Yeah, yeah
– Evet, Evet
Yeah, yeah
– Evet, Evet
Yeah, yeah
– Evet, Evet
(Ayy)
– (Ayy)
City goin’ up (Up), so you better bust
– Şehir Yukarı (Yukarı) gidiyor, bu yüzden daha iyi büstü
Finna see who really one of us
– Finna gerçekten bizden biri kim olduğunu görmek
Really spillin’ blood (Cuz), everybody tough
– Gerçekten kan dökülüyor (çünkü), herkes sert
‘Til they gotta go and see the judge
– Ta ki gidip yargıcı görene kadar.
Nigga better hush (Hush), remember growin’ up
– Zenci daha iyi sus (sus), büyümeyi hatırla
All I wanted was to be a thug
– Tek istediğim bir haydut olmaktı.
Wanted me a plug (Plug) to get a lil’ bread
– Küçük bir ekmek almak için bana bir fiş (fiş) istedi
Shoot a couple niggas in the head
– Kafasından bir çift zenci vur
Still outside (Outside), I don’t hide
– Hala dışarıda (dışarıda), saklanmıyorum
From this shit for life
– Bu boktan ömür boyu
Had to fight (I swear) for my life
– Hayatım için savaşmak zorunda kaldım (yemin ederim)
Took them hits in stride (I swear)
– Onları adım adım vurdu (yemin ederim)
If I die (Die) for the guys
– Eğer çocuklar için ölürsem (ölürsem)
Have my candlelight
– Mum ışığımı al
Goin’ up (Up) like the club
– Kulüp gibi Yukarı (Yukarı) gidiyor
After that, go slide (Slide)
– Bundan sonra, slayt (Slayt)gidin
Are you with that? I want get back
– Benimle misin değil misin? Geri almak istiyorum
I’m gon’ hop out and crack
– Dışarı atlayacağım ve çatlayacağım
Are you with that? (Yeah) I want big racks (Yeah)
– Benimle misin değil misin? (Evet) büyük raflar istiyorum (Evet)
I’m gon’ flock, I’m gon’ stack (Huh?)
– Ben bir sürü olacağım, bir yığın olacağım (Ha?)
Are you with that? (Ayy) Won’t forget that (Ayy)
– Benimle misin değil misin? (Ayy) bunu unutmayacağım (Ayy)
Shit I saw in my past (Yeah)
– Geçmişte gördüğüm bok (Evet)
Are you with that (Yeah) like I’m with that?
– Bununla gibiyim (Evet) benimle misin değil misin?
Hope you watchin’ your back
– Umarım arkanı kollarsın.
(Hope you watchin’ your back)
– (Umarım arkanı kollarsın)
(Hope you watchin’ your back)
– (Umarım arkanı kollarsın)
Yeah
– Evet
(Hope you watchin’ your back)
– (Umarım arkanı kollarsın)
Yeah
– Evet
Whenever I miss those days (Days)
– Ne zaman o günleri özlüyorum (günler)
Visit my Crips that lay (Lay)
– Yatıyordu benim Crips ziyaret (yatıyordu)
Under the ground, runnin’ around (Yeah)
– Yerin altında, etrafta koşuyor (Evet)
We was them kids that played (Dead homies)
– Biz oynayan çocuklardık (ölü kankalar)
All in the street, followin’ leads
– Hepsi sokakta, ipuçlarını takip ediyor
Of niggas who lost they ways (Dead homies)
– Yollarını kaybeden zencilerden (ölü dostlar)
Some of them outside still (Still)
– Bazıları hala dışarıda (hala)
Some of them inside graves
– Bazıları mezarların içinde
I’m a real beach boy (I’m a real beach boy)
– Ben gerçek bir plaj çocuğuyum (ben gerçek bir plaj çocuğuyum)
Come ride my wave (Wave)
– Gel dalgama bin (dalga)
Left me with a either-or
– Beni ya-ya da
Fill these voids or fill my bank (Ayy, ayy)
– Bu boşlukları doldurun veya bankamı doldurun (Ayy, ayy)
Blue strips only, you switched on me
– Sadece mavi şeritler, beni açtın
Mama told me ’bout you snakes
– Annem bana yılanlardan bahsetti .
Keep my shit off safety (Yeah)
– Bokumu güvende tut (Evet)
You know you can never be too safe (You know it)
– Asla çok güvende olamayacağını biliyorsun (bunu biliyorsun).
Are you with that? I want get back
– Benimle misin değil misin? Geri almak istiyorum
I’m gon’ hop out and crack (Ayy, yeah)
– Ben dışarı atlayacağım ve çatlayacağım (Ayy, Evet)
Are you with that? I want big racks (With that)
– Benimle misin değil misin? Bu büyük rafları istiyorum ()
I’m gon’ flock, I’m gon’ stack (With that)
– Ben gon ‘flock, ben gon’ stack (Bununla birlikte)
Are you with that? Won’t forget that (With that)
– Benimle misin değil misin? Bunu unutmayacağım (Bununla birlikte)
Shit I saw in my past (With that)
– Geçmişte gördüğüm bok (bununla)
Are you with that like I’m with that? (Ayy)
– Bununla gibiyim benimle misin değil misin? (Ayy)
Hope you watching your back (Yeah)
– Umarım arkanı kollarsın (Evet).
If the cars screech, I’ll be gone
– Eğer arabalar çığlık atarsa, gitmiş olacağım
(Hope you watchin’ your back)
– (Umarım arkanı kollarsın)
Watch my back ’cause they gon’ front on how you come
– Arkamı kolla çünkü nasıl geldiğine bakacaklar
(Hope you watchin’ your back) Yeah
– (Umarım arkanı kollarsın) Evet
Hit your block up, fo’, get back
– Bloğunu Yukarı vur, fo’, geri dön
Up first, bet’ not miss that
– İlk olarak, bahis ‘ bunu kaçırmayın
Tell me if you with that, mm
– Eğer öyleyse söyle, mm
Kategoriler