Time passing
– Zaman geçiyor
Time, time passing
– Zaman, zaman geçiyor
You wanted to know what the hype was all about
– Yutturmacanın neyle ilgili olduğunu bilmek istiyordun.
So I came by
– O yüzden geldim
Then we fucked a little bit and I was out
– Sonra biraz sikiştik ve ben dışarıdaydım.
Did not say bye
– Hoşçakal demedi
It was worth it (Ooh, it was)
– Buna değdi (Ooh, öyleydi)
I would do it again (Hey)
– Yine yapardım (Hey)
I know you hurt me, but (Hey)
– Beni incittiğini biliyorum ama (Hey)
This is more than a friendship
– Bu bir arkadaşlıktan daha fazlası
Now I made it awkward
– Şimdi garipleştirdim.
Why did you let me do it?
– Neden yapmama izin verdin?
I made it, I make it awkward (Hey, hey)
– Başardım, garipleştirdim (Hey, hey)
He wasn’t ready for it (Hey, hey)
– Buna hazır değildi (Hey, hey)
But can we still love on each other?
– Ama yine de birbirimizi sevebilir miyiz?
Can we still touch on each other?
– Hala birbirimize dokunabilir miyiz?
Can we still not judge each other?
– Hala birbirimizi yargılayamaz mıyız?
You know, you know
– Biliyorsun, biliyorsun
I make it awkward
– Bunu garipleştiriyorum.
I cannot love everybody, but you isn’t anybody
– Herkesi sevemem ama sen hiç kimse değilsin.
You look at me different, so I let you see my body
– Bana farklı bakıyorsun, ben de bedenimi görmene izin veriyorum.
(Body, body, body)
– (Beden, beden, beden)
And now we don’t speak at all
– Ve şimdi hiç konuşmuyoruz
Now I regret it all
– Şimdi hepsinden pişmanım.
Still, it was worth it
– Yine de buna değdi.
I would do it again
– Yine olsa yine yaparım
I know you hurt me, but
– Beni incittiğini biliyorum ama
It is just deeper than friendship
– Bu sadece arkadaşlıktan daha derin
Now let’s keep it awkward
– Şimdi garip tutalım.
I think we’re ready for it, yeah, mmm
– Bunun için hazır olduğumuzu düşünüyorum, Evet, mmm
Let’s keep it awkward
– Garip tutalım.
I know I’m ready for it, you feel me?
– Buna hazır olduğumu biliyorum, beni hissediyor musun?
Can we still love on each other?
– Hala birbirimizi sevebilir miyiz?
Can we still touch on each other?
– Hala birbirimize dokunabilir miyiz?
Can we still not judge each other?
– Hala birbirimizi yargılayamaz mıyız?
Kategoriler