Kategoriler
P Şarkı Sözleri Çevirileri

Post Malone – Lemon Tree İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Couldn’t fall asleep all night
– Ben uyurken tüm gece girmediğini
I tried with all my might
– Hepsi benim olabilir çalıştım
I thought I knew what you want
– Ne istediğini bildiğimi sanıyordum.
It isn’t all that nice
– O kadar güzel değil
But I guess it will suffice
– Ama yeterli olacaktır sanırım
It’s hard to know what you want
– Ne istediğini bilmek zor

Could you be?
– Olabilir mi?
A little less sour, we’re rottin’ by the hour
– Biraz daha az ekşi, saat başı çürüyoruz.
And my heart’s rotten too
– Ve kalbim de çürümüş
In every film I watch, I’m on the side of the bad guy
– İzlediğim her filmde kötü adamın tarafındayım.
So turn around and show me that I’m better
– Arkanı dön ve bana daha iyi olduğumu göster

Some people got an apple, some people got a tangerine
– Bazılarında elma, bazılarında mandalina var.
Look around and all I see is people happy with what they’re given
– Etrafınıza bakın ve tek gördüğüm insanların kendilerine verilenlerden memnun oldukları.
Life is pretty sweet, I’m told
– Hayat çok tatlı, bana söylendi.
I guess I’m just shit outta luck, growing a lemon tree
– Sanırım şansım yaver gitmedi, limon ağacı yetiştiriyorum.
I’m gonna burn it down, and grow me somethin’ better
– Onu yakıp kül edeceğim ve daha iyi bir şey yetiştireceğim.
Hey-ah, hey-ah
– Hey-ah, hey-ah

Blood on my hands, I’m on the fence, I double down
– Ellerimde kan var, çitin üstündeyim, ikiye katlanıyorum.
A swing and a miss, a kick in the ribs, in trouble now
– Bir salıncak ve bir bayan, kaburgalara bir tekme, şimdi başı dertte
Came from the dirt, back in the ground, when I die
– Topraktan geldim, toprağa döndüm, öldüğümde
But I’ma survive, I got my ways
– Ama hayatta kalacağım, kendi yollarım var.
Oh, oh
– Oh, oh

Could you be?
– Olabilir mi?
A little less sour, we’re rottin’ by the hour
– Biraz daha az ekşi, saat başı çürüyoruz.
And my heart’s rotten too
– Ve kalbim de çürümüş
In every film I watch, I’m on the side of the bad guy
– İzlediğim her filmde kötü adamın tarafındayım.
So turn around and show me that I’m better
– Arkanı dön ve bana daha iyi olduğumu göster

Some people got an apple, some people got a tangerine
– Bazılarında elma, bazılarında mandalina var.
(Some people got a tangerine, na, na, na)
– (Bazılarında mandalina var, na, na, na)
Look around and all I see is people happy with what they’re given
– Etrafınıza bakın ve tek gördüğüm insanların kendilerine verilenlerden memnun oldukları.
Life is pretty sweet, I’m told (I’m told)
– Hayat çok tatlı, bana söylendi (Bana söylendi)
I guess I’m shit outta luck, growin’ a lemon tree
– Sanırım şansım yaver gitmedi, limon ağacı yetiştiriyorum.
(Growin’ a lemon tree)
– (Limon ağacı yetiştiriyorum)
I’m gonna burn it down and grow me somethin’ better
– Yakıp kül edeceğim ve daha iyi bir şey yetiştireceğim.
Hey-ah, hey-ah
– Hey-ah, hey-ah

(And grow me somethin’ better)
– (Ve bana daha iyi bir şey yetiştir)
(And grow me somethin’ better)
– (Ve bana daha iyi bir şey yetiştir)
(And grow me somethin’ better)
– (Ve bana daha iyi bir şey yetiştir)