Kategoriler
N Şarkı Sözleri Çevirileri

NCT 127 – Sticker Korece Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Sticker, tagging, tagging, tagging, tagging
– Etiket, etiketleme, etiketleme, etiketleme, etiketleme

I got what you need
– Ne gerek var
원하는 걸 골라 붙여
– Ve istediğiniz yapıştırın bir şey seç.
I can show you need
– Gösterebilirim gerekir
Hip 하지 나란 sticker
– Kalça benim pislik çıkartma değil
Bang, bang
– Bang, bang
한껏 힘을 준 애들 좀 봐 봐
– Sana gücü veren çocuklara bak.
NCT we will show you the vibe, hi
– NCT size titreşimi göstereceğiz, merhaba
우리들의 로고를 총 모양으로, woo, woo
– Silah şekli olarak logomuzla, woo, woo

Baby (Yeah, yeah, yeah)
– Bebeğim (Evet, evet, evet)
겁을 내지 말아 줘 (Yeah, yeah, yeah)
– Korkma (Evet, evet, evet)
Think about 네 별이 (Yeah, yeah, yeah) Oh!
– Yıldızlarınızı düşünün (Evet, evet, evet) Oh!
잠식되지 않아 정말
– Tecavüz değil, gerçekten.
난 더 환하게 널 만들어 (Yeah, yeah, yeah)
– Seni daha parlak yapıyorum (Evet, evet, evet)
두 세계 융화라는 거 (Yeah, yeah, yeah)
– Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet.
지구 말로는 그거 L-O-V-E, oh (Yeah, yeah, yeah)
– Yeryüzünde, bu L-O-V-E, oh (Evet, evet, evet)
네 맘이 시키는 대로 말해
– Aklının sana ne söylediğini söyle.
뜻대로 움직여도 된다는 말이야
– Olacak gibi taşıyabilirsiniz.

우리끼린 달달하게 팍 팍 sugar
– Tatlıyız, tatlıyız, tatlıyız, tatlıyız, tatlıyız, tatlıyız, tatlıyız, tatlıyız
눈치 따윈 보지 말고
– Bakma sakın.
네가 boss란 말이야
– Patron sensin.
걱정하지 말고 그냥 팍 팍 믿어
– Endişelenme, sadece bana güven.
너만 그래도 돼
– Bir tek sen varsın.
원해 그럼 너의 것이야
– İstiyorum, o zaman senindir.

내 옆에 너 꼭 붙어 있어봐
– Yanımda sıkışıp kaldın.
Like a sticker, sticker, sticker (Ho!)
– Bir çıkartma, çıkartma, çıkartma gibi (Ho!)
내 작품의 주인공은 너니까
– Çalışmamın ana karakteri sensin.
Like a sticker, sticker, sticker (Yeah, yeah)
– Bir çıkartma, çıkartma, çıkartma gibi (Evet, evet)
골 아픈 세상은 신경 꺼 (꺼)
– Hasta dünya umurunda (kapanır)
너와 나의 역사만 써 내려가 (Hoo, hoo)
– Senin ve benim geçmişimi yaz (Hoo, hoo)
사랑한단 말 말곤 아껴 둬
– Seni sevdiğimi söylememek için beni kurtar.
내 말 맞다면 throw your hands up
– Haklıysam, ellerini yukarı kaldır.

섣불리 말고 세게 붙여
– Ayağa kalkma, sıkı tut.
Know that I ain’t falling off (Falling off)
– Düşmediğimi bil (Düşüyorum)
애착심이 솟구치네
– Çok bağlantım var.
Who put this all together
– Bütün bunları yapan
I’m the sticker for your love
– Ben senin aşkının etiketiyim.
그니까 보인다면 ho
– İşte o zaman ho görünüyorsun
들린다면 바로 대답해 like baby
– Eğer duyarsan, hemen cevap ver. bebek gibi

Baby (Yeah, yeah, yeah) 이끌리는 느낌 쎄 (Yeah, yeah, yeah)
– Bebeğim (Evet, evet, evet) Çizilmiş hissetmek (Evet, evet, evet)
Talk about 너의 중력 (Yeah, yeah, yeah) oh
– Yerçekiminiz hakkında konuşun (Evet, evet, evet) oh
너무 세게 당겨 난리
– Çarpmak için çok zor
아주 까리한 내 태도가 (Yeah, yeah, yeah)
– Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet, Evet.
정신도 못 차리는 걸
– Aklımı bile tutamıyorum.
거부할 수 없다고 baby girl, ah (Yeah, yeah, yeah)
– Bebeğim reddedemem, ah (Evet, evet, evet)
You treat me like a boy
– Bana çocukmuşum gibi davranıyorsun.
꿈을 좇는 어른 아이처럼 말이야
– Rüyayı takip eden yetişkin bir çocuk gibi.

Fallin’ into my love, my sugar (Hey!)
– Aşkıma düşüyorum, şekerim (Hey!)
들어봐 봐 이건 절대
– Dinle, bu asla olmayacak.
입에 발린 말이 아니야
– Ağzında tek kelime yok.
커져왔던 내 모든 감정들은
– Tüm duygularım büyüdü
널 맞이하기 위한 것
– Seni selamlamak için
*네가 boss란 그 말이야*
– * Patron olan sensin.*

내 옆에 너 꼭 붙어 있어봐
– Yanımda sıkışıp kaldın.
Like a sticker, sticker, sticker (Ho!)
– Bir çıkartma, çıkartma, çıkartma gibi (Ho!)
내 작품의 주인공은 너니까
– Çalışmamın ana karakteri sensin.
Like a sticker, sticker, sticker (Yeah, yeah)
– Bir çıkartma, çıkartma, çıkartma gibi (Evet, evet)
골 아픈 세상은 신경 꺼 (꺼)
– Hasta dünya umurunda (kapanır)
너와 나의 역사만 써 내려가
– Sadece senin ve benim geçmişimi yaz.
사랑한단 말 말곤 아껴 둬 (Yeah)
– Beni seni sevmekten kurtar (Evet)
내 말 맞다면 throw your hands up
– Haklıysam, ellerini yukarı kaldır.

모든 고민들은 bye, bye, bye
– Tüm endişeleri güle güle, güle güle, güle güle var
흘러가는 대로 bye, bye, bye
– güle güle, güle güle, akarken güle güle
말해 뭐해 이미 우린
– Söylesene, şimdiden ne yapıyoruz?
정해져 있는 걸
– Set.
낮과 밤의 존재처럼
– Gündüz ve gece varlığı gibi
자연스러운 걸
– Doğal şey

You will gotta be only one I love
– # Sevdiğim tek kişi olacaksın #
This mellow drama
– Bu yumuşak drama
너 없인 관객이 하나도 없는
– Sensiz seyirci olmaz.
그런 mono drama
– Böyle bir mono drama
우리 같이 둘만의 파티를 열어
– Birlikte kendi partimiz var.
오직 너만 V.I.P
– Sadece sen V. I. P.
걱정 마 준비가 됐어
– Merak etme, hazırım.
곧바로 천국을 봐봐
– Hemen Cennete bak.
Let’s go, let’s go
– Gidelim, gidelim.

Roll up to the party, roll up, roll up
– Partiye katıl, katlan, katlan
Roll up to the party, roll up, roll up
– Partiye katıl, katlan, katlan
Roll up to the party
– Partiye rulo
Roll up, roll up to the party
– Yuvarlan, partiye yuvarlan
Roll up to the party
– Partiye rulo
Roll up, roll up to the
– Rulo için rulo
Yeah, yeah, yeah, woo
– Evet, evet, evet, woo

내 옆에 너 꼭 붙어 있어봐
– Yanımda sıkışıp kaldın.
Like a sticker, sticker, sticker (Oh, yeah)
– Bir çıkartma, çıkartma, çıkartma gibi (Oh, evet)
내 작품의 주인공은 너니까
– Çalışmamın ana karakteri sensin.
Like a sticker, sticker, sticker (Ay, yeah)
– Bir çıkartma, çıkartma, çıkartma gibi (Evet, evet)
골 아픈 세상은 신경 꺼 (꺼)
– Hasta dünya umurunda (kapanır)
너와 나의 역사만 써 내려가
– Sadece senin ve benim geçmişimi yaz.
사랑한단 말 말곤 아껴 둬 (*사랑한단 말 말곤 아껴 둬, woah, yeah*)
– Beni seni sevmekten kurtar (*Beni seni sevmekten kurtar, woah, evet*)
내 말 맞다면 throw your hands up
– Haklıysam, ellerini yukarı kaldır.

Like a sticker, sticker, sticker
– Bir etiket, etiket, etiket gibi