Kategoriler
M Şarkı Sözleri Çevirileri

menace Santana – Vengeance ! Fransızca Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Allez, souris, tu vois, c’était pas si dur, eunitnoc
– Hadi gülümse, o kadar da zor değildi, eunitnoc.
Continue, on est presque arrivé
– Devam et, neredeyse geldik.
Bientôt, tu sentiras plus rien, j’en suis sur
– Yakında artık hiçbir şey hissetmeyeceksin, eminim

Pas d’magie, pas d’hésitation, elle dort pas d’la nuit, elle t’fait des incantations
– Sihir yok, tereddüt yok, gece uyumaz, sana büyü yapar
Sache que l’paradis est entouré d’obstacles, l’enfer, de tentations
– Cennetin engellerle, cehennemle, günahalarla çevrili olduğunu bilin
J’ai des putains d’démons, tu peux pas les voir, j’me fais du mal jusqu’à c’que j’ai plus d’sensations
– İblislerim var, onları göremezsin, daha fazla duygulanana kadar kendimi incitiyorum.
C’est Buubuu, pas b’soin d’faire les présentations, pas d’méditation, pas d’représentations
– Buubuu, sunum yapmak yok, meditasyon yok, performans yok
Y en a qui prennent la tangente, t’es couché, j’t’enjambe, mon jnoun dans ta chambre, mon couteau dans ta jambe
– Teğet geçenler var, uzanıyorsun, üzerine basıyorum, odandaki jnoun’um, bacağındaki bıçağım
Y a plus rien d’attachant donc pourquoi ça t’enchante ? Le côté l’plus tranchant, j’ai des p’tits penchants
– Artık sevimli bir şey kalmadı, neden hoşuna gitti? En keskin taraf, küçük eğilimlerim var
La patience, le goût d’la vengeance
– Sabır, intikamın tadı
Vas-y, tente ta chance, té-ma c’que t’engendre
– Devam et, şansını dene, té-ma beni doğurma
La vengeance, la vengeance, la vengeance
– İntikam, intikam, intikam
La vengeance, la vengeance, la vengeance
– İntikam, intikam, intikam


Continue t’arrêtes pas, t’en avais pas vraiment besoin de toute façon
– Durma, zaten buna ihtiyacın yoktu.
Ça va passer, tu verras (ça va passer, tu verras)
– Geçecek, göreceksin (geçecek, göreceksin)

Chaque fois qu’j’ressentais l’besoin d’te faire du mal, c’est à moi qu’j’fais du mal
– Ne zaman seni incitme ihtiyacı hissetsem, incittiğim kişi benim.
Paraît qu’la sorcière, elle veut m’voler mon âme, des fois, j’me sens comme si j’étais libre
– Görünüşe göre cadı ruhumu çalmak istiyor, bazen özgür olduğumu hissediyorum.
J’l’ai vu dans tes yeux, j’ai pas lu dans les livres, moi, j’rêvais d’m’évader quand tu buvais des litres
– Gözlerinde gördüm, kitaplarda okumadım, litre içtiğinde kaçmayı hayal ettim.
Juste après la tempête, prie pour qu’on nous délivre
– Fırtınadan hemen sonra kurtarılmamız için dua edin.
L’argent ça rend fou, les péchés, ça rend triste
– Para seni delirtiyor, günahlar seni üzüyor