Kategoriler
M Şarkı Sözleri Çevirileri

Marie Digby – Avalanche İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Since when do you come around
– Geldiğinden beri
And the temperature’s changed, nothing’s the same
– Sıcaklık değişti,hiçbir şey aynı değil
Left me, in yesterday;
– Beni bırakmıştın,dün
You don’t see me that way, touch me that way, no more..
– Beni görmedin,bana böyle dokunmadın,artık’
When you get so cold, I’m not sure just how much longer I can hold..
– Çok soğuktun,emin değildim sadece ne kadar zaman daha tutunabileceğimden

You got me standing at the bottom of this mountain that we’ve made
– Yarattığımız bu dağım derinliklerinde duruyorum sen vardın
(mountain that we’ve made)
– Yarattığımız dağın
And the ground is shaking from all of our mistakes (all of our mistakes)
– Ve yer bizim hatalarımızdan sarsılıyorsu(bizim tüm hatalarımızdan)
But there’s no one, nothing but us is in our way
– Ama kimse yok,hiçbir şey yok yolumuzda bizden başka
It’s a matter of time, we can rewind
– Zamanın önemi var,geri sarabiliriz

If only you knew,
– Eğer sadece bilebilseydin
What my heart goes through for you
– Kalbimin senin için nelerle uğraşabileceğini,
I’m tryna break through,
– Buna rağmen kırmayı deniyorum
Don’t you think it’s worth the chance?
– Bunun şansa değeceğini düşünmüyor musun
Let’s leave the past, is that too much to ask?
– Hadi geçmişi bırakalım sormak için çok fazla değil mi zaten
And where do we stand? (Where do we stand?)
– Ve durduğumuz yer neresi(durduğumuz yer neresi)
Can we pull through this avalanche?
– Biz bu çığı indirebilir miyiz
Can we pull through this avalanche?
– Biz bu çığı indirebilir miyi ?

We see what’s up ahead
– İleride ne göreceğiz
Why do we stay?
– Neden kalmıyoruz ki
Watching us fading
– Soluşumuzu izliyoruz
Trapped in by regret
– Pişmanlıklarımızı yakalıyoruz
There’s no way out, and there’s no way in, no
– Çıkış yolu yok,giriş yolu da yok
And it’s so cold, I’m not sure just how much longer I can hold
– Çok soğuk,emin değildim sadece ne kadar zaman daha tutunabileceğimden

You got me standing at the bottom of this mountain that we’ve made
– Yarattığımız bu dağım derinliklerinde duruyorum sen vardın
(mountain that we’ve made)
– Yarattığımız dağın
And the ground is shaking from all of our mistakes (all of our mistakes)
– Ve yer bizim hatalarımızdan sarsılıyorsu(bizim tüm hatalarımızdan)
But there’s no one, nothing but us is in our way
– Ama kimse yok,hiçbir şey yok yolumuzda bizden başka
It’s a matter of time, we can rewind
– Zamanın önemi var,geri sarabiliriz

If only you knew,
– Eğer sadece bilebilseydin
What my heart goes through for you
– Kalbimin senin için nelerle uğraşabileceğini,
I’m tryna break through,
– Buna rağmen kırmayı deniyorum
Don’t you think it’s worth the chance?
– Bunun şansa değeceğini düşünmüyor musun
Let’s leave the past, is that too much to ask?
– Hadi geçmişi bırakalım sormak için çok fazla değil mi zaten
And where do we stand? (Where do we stand?)
– Ve durduğumuz yer neresi(durduğumuz yer neresi)
Can we pull through this avalanche?
– Biz bu çığı indirebilir miyiz
Can we pull through this avalanche?
– Biz bu çığı indirebilir miyiz

The bond is breaking and it’s taking over my spirit (quickly, quickly)
– Bağlar kopuyor ve ruhumu ele geçiriyor(çok çabuk)
Something’s shifted, have we drifted too far apart now?
– Bir şey kayıyor,çok uzaklara mı sürüklendik?

If only you knew,
– Eğer sadece bilebilseydin
What my heart goes through for you
– Kalbimin senin için nelerle uğraşabileceğini,
I’m tryna break through,
– Buna rağmen kırmayı deniyorum
Don’t you think it’s worth the chance?
– Bunun şansa değeceğini düşünmüyor musun
Let’s leave the past, is that too much to ask?
– Hadi geçmişi bırakalım sormak için çok fazla değil mi zaten
And where do we stand? (Where do we stand?)
– Ve durduğumuz yer neresi(durduğumuz yer neresi)
Can we pull through this avalanche?
– Biz bu çığı indirebilir miyiz
Can we pull through this avalanche?
– Biz bu çığı indirebilir miyiz