I didn’t ask for a free ride
– Bedavaya getirmek istemedim
I only asked you to show me a real good time
– Sadece senden biraz gerçek, güzel zaman göstermeni istedim
I never asked for the rainfall
– Senden asla yağmur istemedim
At least I showed up, you showed me nothing at all
– En azından ben gösterdim, sen bana hiçbir şey göstermedin
It’s coming down on me
– Üzerime düşüyor
Water like misery
– Su, ıstırap gibi
It’s coming down on me
– Üzerime düşüyor
I’m ready, rain on me
– Hazırım, üzerime yağmur yağdır
I’d rather be dry, but at least I’m alive
– Kuru olmayı tercih ederim ancak en azından canlıyım
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır
I’d rather be dry, but at least I’m alive
– Kuru olmayı tercih ederim ancak en azından canlıyım
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır
Livin’ in a world where no one’s innocent
– Kimsenin masum olmadığı bir dünyada yaşıyorum
Oh, but at least we try, mmm
– Oh, ama en azından deniyoruz, mmm
Gotta live my truth, not keep it bottled in
– Gerçeğimi yaşamak zorundayım, bir şişede gizlemeden
So I don’t lose my mind, baby, yeah
– Böylece aklımı kaybetmem, bebeğim, evet
I can feel it on my skin (It’s comin’ down on me)
– Bunu tenimde hissediyorum (Üzerime düşüyor)
Teardrops on my face (Water like misery)
– Gözyaşları yüzümde (Su, ıstırap gibi)
Let it wash away my sins (It’s coming down on me)
– Bırak da günahlarımı yıkasın (Üzerime düşüyor)
Let it wash away, yeah
– Bırak da yıkasın, evet
I’d rather be dry, but at least I’m alive
– Kuru olmayı tercih ederim ancak en azından canlıyım
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır
I’d rather be dry, but at least I’m alive
– Kuru olmayı tercih ederim ancak en azından canlıyım
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır
Rain (rain) on me
– Üzerime (yağmur) yağdır
Rain on me, me me
– Üzerime yağmur yağdır, üzerime, üzerime
Hands up to the sky
– Eller gökyüzüne
I’ll be your galaxy
– Senin galaksin olacağım
I’m about to fly
– Uçmak üzereyim
Rain on me, tsunami
– Üzerime yağmur yağdır, yakında olacağım
Hands up to the sky
– Eller gökyüzüne
I’ll be your galaxy
– Senin galaksin olacağım
I’m about to fly
– Uçmak üzereyim
Rain on me (rain on me)
– Üzerime yağmur yağdır (Yağmur yağdır)
I’d rather be dry, but at least I’m alive (Rain on me)
– Kuru olmayı tercih ederim ancak en azından canlıyım (Üzerime yağmur yağdır)
Rain on me, rain, rain
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır
Rain on me, rain, rain (Rain on me)
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır (Üzerime yağmur yağdır)
I’d rather be dry, but at least I’m alive (At least I’m alive)
– Kuru olmayı tercih ederim ancak en azından canlıyım (En azından canlıyım)
Rain on me, rain, rain (Rain on me, babe)
– Üzerime yağdır, yağdır, yağdır (Üzerime yağmur yağdır, bebeğim)
Rain on me (Rain on me)
– Üzerime yağdır (Üzerime yağmur yağdır)
I hear the thunder comin’ down
– Fırtınanın indiğini duyuyorum
Won’t you rain on me?
– Üzerime yağmur yağdırmayacak mısın?
Eh, eh, yeah (Rain on, woo)
– Eh, eh, evet (Yağmur, evet)
I hear the thunder comin’ down
– Fırtınanın indiğini duyuyorum
Won’t you rain on me? (Me)
– Üzerime yağmur yağdırmayacak mısın?
Rain on me
– Üzerime yağmur yağdır
Kategoriler