Ay, Nicki, ah we seh tight nookie and stiff titty– Ay, Nicki, ah biz sıkı sevişmek ve sert meme sehCaribbean girls run it, ayo, Skeng– Karayipli kızlar yönetiyor, ayo, SkengTrue seh mi peng, ratty gang– Gerçek seh mi peng, ispiyoncu çeteGang, gang, gang, gang, gang– Çete, çete, çete, çete, çete They ain’t never gotta ask […]
Kategori: S
I kiss your brother, 그 맘 훔쳐– Kardeşini öpüyorum, kalbini çalıyorum독이 퍼져도 못 느껴 my pleasure (Pleasure)– Zehrin zevkimi yaydığını hissedemiyorum (Zevk)짓궂은 반칙 떨리는 눈빛– Kindar Faul titreyen gözler그런 널 보는 게 참 재밌어 웃겨 (웃겨)– Seni böyle görmek çok komik. Ooh, ooh, I’m breaking every rule– Ooh, ooh, her kuralı çiğniyorum자꾸만 괴롭히고 싶은걸– Sana […]
One way or another, I’m gonna to find ya– Öyle ya da böyle, seni bulacağım.I’m gonna get ya, get ya, get ya, get ya– Seni yakalayacağım, yakalayacağım, yakalayacağım, yakalayacağımOne way or another I’m gonna win ya– Öyle ya da böyle seni kazanacağımI’m gonna get ya, get ya, get ya, get ya– Seni yakalayacağım, yakalayacağım, yakalayacağım, […]
Baby– Bebek Take a break and roll the sticky, let’s get high (See)– Bir ara ver ve yapışkanı yuvarla, hadi yükseğe çıkalım (Bkz.)Not too great at relationships, at least I try (Uh)– İlişkilerde çok iyi değilim, en azından deniyorum (Uh)Patient, baby, gotta make a couple rounds (Yeah, you know, oh)– Hasta, bebeğim, birkaç tur atmalıyım […]
برای توی کوچه رقصیدن– Sokakta dansبرای ترسیدن، به وقت بوسیدن– Korkmak için, öpüşme zamanıبرای خواهرم، خواهرت، خواهرامون– Kız kardeşim için. kız kardeşin için. kız kardeşlerimiz için.برای تغییر مغز ها که پوسیدن– Çürüyen beyinleri değiştirmek içinبرای شرمندگی، برای بیپولی– Utanç için, para eksikliği içinبرای حسرت یک زندگی معمولی– Normal bir hayata pişman olmakبرای کودک زباله گرد […]
Shallow graves and deepest fears– Sığ mezarlar ve en derin korkularNo one tells me why I’m here– Kimse bana neden burada olduğumu söylemiyor.Leather straps on stapled eyes– Zımbalanmış gözlerde deri kayışlarGotta scream to cut your ties– Bağlarını kesmek için çığlık atmalısın.Can’t subtract from Adderall– Adderall’dan çıkarılamıyorPull you in before you fall– Düşmeden önce seni içeri […]
Baby– Bebek Take a break and roll a sticky, let’s get high (See)– Bir ara ver ve bir yapışkan yuvarla, hadi yükseğe çıkalım (Bkz.)Not too great at relationships, at least I try (Uh)– İlişkilerde çok iyi değilim, en azından deniyorum (Uh)Patient, baby, gotta make a couple rounds (Yeah, you know, oh)– Hasta, bebeğim, birkaç tur […]
{متن آهنگ «هشتادیا» از شاهین نجفی}– {Metin, Şahin Necefi’nin “seksen” ini asar} {همخوان}– {Ünsüz}حـیـف که از جنس شباید و– Merhaba F F از gecenin kim veحـاکـم به خاک تنم– Hاک hاک Yerdeyimخار شم اگه یه روزی از– Eğer bir günخـاکـم دل بکنم– Ah خ Ah د {قسمت یک}– {Birinci bölüm}چی بپوش، چی بخور– Ne giymeli, […]
Mummy don’t know daddy’s getting hot– Annem babamın ısındığını bilmiyor.At the body shop– Kaportacıda.Doing something unholy– Kutsal olmayan bir şey yapmakLucky, lucky girl (Ooh)– Şanslı, şanslı kız (Ooh)Lucky, lucky girl (Yeah, yeah)– Şanslı, şanslı kız (Evet, evet)Lucky, lucky girl (Uh)– Şanslı, şanslı kız (Uh)Lucky, lucky girl– Şanslı, şanslı kız A lucky, lucky girl– Şanslı, şanslı […]
(I’m not going economy, no way)– (Ekonomiye gitmiyorum, hiçbir şekilde)Ay, mummy– Evet, anne.(I’m claiming it, man)– (Hak iddia ediyorum dostum)Claim it, Amen– İddia et, Amin(I’m claiming it)– (Bunu iddia ediyorum)Claim it, haha– İddia et, haha(I said I’m not going econ—, economy)– (Ekonomiye gitmiyorum dedim, ekonomi)Yeah, right, why?– Evet, doğru, neden?(Stormzy is my son)– (Stormzy benim […]
Tell me why– Nedenini söyleThey say that grown men can’t cry– Yetişkin erkeklerin ağlayamayacağını söylerler.‘Cause I’m finding it hard, I won’t lie– Çünkü zor buluyorum, yalan söylemeyeceğim.To keep the water locked inside– Suyu içeride kilitli tutmak içinBoth my eyes– İki gözüm deEverytime– Her seferindeI picture you raising my child– Çocuğumu büyüttüğünü hayal ediyorum.Oh, I’d walk […]
여기저기 출몰하는 발자취를– Ayak sesleri her yerde uğrak yeri이어봤더니 동서남북 마름모– Doğu-batı-Güney-Kuzey Eşkenar Dörtgenine bakıyordum.사방으로 뻗어나가 분포– Dağıtım her yere gerildi재능은 순도 백프로– Yetenek saflık Backfro olduğunu제주도 좋지 탁트이는 숨통– Jeju iyi, Tak-ty nefes nefese.짧고 굵게는 식상– Kısa ve kalın anlatım길고 굵게 흘려 피땀– Uzun, cesur kan terlemesi다 차려놓은 식탁– Tamamen giyinmiş yemek masası위의 밥상 […]