Разорвали степи, да на тысячу врагов– Bozkırları parçaladılar, evet bin düşmanaИспокон веков тот прав, кто защищает свой дом– Sonsuza dek evini koruyan haklıdırСлёзы женщин на земле, рекой устроили потоп– Yeryüzündeki kadınların gözyaşları, nehir tarafından sel baskınına uğradıКак не спутаться мне с бесом? Подскажет один лишь бог– Beni bir şeytanla nasıl karıştırmamak gerekir? Tek söyleyeceği tanrı’dırРастоптали, […]
Kategori: Genel
迷子 迷子 真っ只中 さあ– kaybol, kaybol, ortaya çık. Haydi.パ-パ-パラ パーラノーイ「ア」– Pa Pa pa pa pa pa pa Noi “A”ギコ ギコ My heart(心) 剪定– Kalbim (Kalbim) Budamaパ-パ-パラ パーラノーイ「ア」– Pa Pa pa pa pa pa pa Noi “A” 退路 退路 断った絡まった– geri çekil, geri çekil, geri çekil, geri çekil, geri çekil, geri çekil, geri çekil, geri çekil.パ-パ-パラ パーラノーイ「ア」– Pa Pa pa pa pa pa […]
You had me from hello– Beni selamdan aldın.And you took my breath away– Ve nefesimi kestinI’d never seen somebody look so beautiful– Hiç bu kadar güzel görünen birini görmemiştim.泣いた季節を 越えた僕らは– ağlama mevsiminin ötesindeyiz今とても輝いてるよ– şu an çok parlak. それぞれ描く 幸せのかたちは重なり– mutluluğun her resmi üst üste gelir今 大きな愛になる– Şimdi büyük bir aşk olずっと二人で– uzun bir süre birlikte […]
(You did good, $lick)– (İyi iş çıkardın, $yalamak)I, I truly had thoughts in my mind (It’s a Smash!)– Aklımda gerçekten düşünceler vardı (Bu bir Şut!)Of us and future you’ll come true– Bizden ve gelecekten gerçek olacaksınAnd I know you’re tryin’ to be everything I need– Ve ihtiyacım olan her şey olmaya çalıştığını biliyorumYou’re the sweetest […]
風がこの心を 吹き抜けても揺るがない– Rüzgar bu zihinden esse bile, sarsılmazそんな強さを 少しずつ 集めてきたんだ– bu gücü azar azar topladım. 声にならない叫びを 街の喧騒が遠慮なく攫(さら)う– Şehrin gürültüsünden ve gürültüsünden çekinmeden, ses haline gelmeyen bir çığlığı kaçırır時に僕らは臆病にもなるけれど もう恐れない– bazen korkakız ama artık korkmuyoruz. たとえ微かな望みでも 心に息づく限り– en ufak bir umut bile, yeter ki kalbimde nefes alsın辿り着けるよ きっと ただひとつの答えに– tek cevabı bulacağınıza eminim.かけがえない物だけを 抱きしめて生きて行けばいいさ– sadece yeri doldurulamaz olan şeylere tutunmalı ve yaşamalısın.I’ll seize the light 闇の向こう側に この手を伸ばして– […]
Na moim boisku szkolnym i bez pieniędzy– Okul bahçemde ve param olmadanGapiłem się wtedy wolny na księżyc– O zamanlar aya bakıyordum.Gdyby tamten ja mógł temu wysłać faks– Keşke bu adama faks gönderebilseydimNa moim boisku szkolnym i bez pieniędzy– Okul bahçemde ve param olmadanGapiłem się wtedy wolny na księżyc– O zamanlar aya bakıyordum.Gdyby tamten ja mógł […]
А, ха-а– Ah, ha-ahХа, ха-а, ха-а-а– Ha, ha, ha, ha, haА, ха-а– Ah, ha-ahХа, ха-а, ха-а-а– Ha, ha, ha, ha, ha Я бегу за тобою– Senin için koşuyorumПока ты наслаждаешься сном– Uykunun tadını çıkarırkenЗабывая о боли (Угу, угу)– Acıyı unutarak (Evet, evet)Мы молчим, не хватает нам сло-ов– Sessiziz, yeterince sessiz değilizГрозный оскал и растерянный взгляд– […]
Вряд ли мы понимали, что имеем, когда было всё хорошо– Her şey yolunda olduğu zaman sahip olduğumuzun farkında olmadığımızı sanmıyorumСлепо надеялись, что кто-то свыше за этим всем держит здравый контроль– Körü körüne, yukarıdakilerin hepsinin arkasında sağlam bir kontrol sahibi olmasını umuyorlardıС детства учили, воспитали, быть благородным, мир спасает лишь только добро– Çocukluğundan beri öğretildik, yetiştirildik, […]
(Skipass, you a fool for this one)– (Skipass, you a fool for this one) Подсела на автопилот– Otopilotta takıldımМалышка хочет на пит-стоп, а– Bebek bir çukur durağı istiyor veКонфетка тает на губах– Tatlım dudaklarında eriyorТы кинул смайлик в мой стакан– Suratıma bir gülen surat attın Блёстки на губах, где твоё лицо?– Dudaklarındaki parıltılar, yüzün nerede?Teeny-рок […]
Znów osiemnaście lat, znów osiemnaście mam– Yine on sekiz yıl, yine on sekiz yaşındayım Sorry, że tak długo, lecz tak wyszło– Bu kadar uzun sürdüğü için üzgünüm ama böyle oldu.Od zera do setki się zbierałem jak Fred Flintstone– Sıfırdan 100’e kadar, Fred Çakmaktaş gibi toplardımPrzez dwa lata oglądałem bajki i nic– İki yıl boyunca çizgi […]
Every day, every night, I can only think of us– Her gün, her gece, sadece bizi düşünebiliyorumOn the coast, in July, when you thought you said too much– Kıyıda, Temmuz ayında, çok fazla şey söylediğini düşündüğün zamanGuess it don’t always go like the stories we’ve been told– Sanırım her zaman bize anlatılan hikayeler gibi gitmiyor.‘Cause […]
Сколько бы не было слов, я знаю, что глаза не врут (Не врут)– Kaç kelime olursa olsun, gözlerin yalan söylemediğini biliyorum (Yalan söylemiyorlar)Сколько бы не было слов, такую, как ты, уже не найду (Нет)– Senin gibi bir kelimeyi kaç kelime etmeden bir daha asla bulamayacağım (Hayır)Запертый в комнате, я так ищу, чем мне вдохнуть полную […]