Mmm, please stay alive, yeah
– Lütfen hayatta kal, evet.
어디서부터 잘못됐나
– Nerede yanlış gitti?
전혀 기억이 나질 않아
– Ben hiç bir şey hatırlamıyorum.
작은 방안에 나의 몸을 숨긴 채
– Vücudumu küçük bir odaya sakladım.
속삭이네
– Bu bir fısıltı.
어둠이 유일한 내 벗 (내 벗)
– Karanlık benim çıplaklığımın tekidir (çıplaklığım)
구원을 바라는 내 손
– Kurtuluş için elim
내가 이상한 걸까
– Ben garip biriyim.
피로 물든 방
– Kan lekeli oda
누구든 제발 날 구해줘
– Herhangi biri, lütfen, kurtar beni.
Hide in the moonlight
– Ay ışığında saklan
그래 기적 따윈 없어
– Evet, mucize yok.
내 바람들은 그저
– Rüzgarlarım sadece
Hide in the moonlight
– Ay ışığında saklan
그리 거창한 게 전혀 아닌데
– Hiç de büyük değil.
그게 어렵네
– Bu zor bir şey.
잠들지 못하는 새벽 끝엔
– Şafağın sonunda, uyuyamadığım yerde.
눈뜬 채 악몽을 헤맨듯해
– Gözlerim üzerimde kabus gibiyim.
기적처럼 따윈 없어 라고 말한 난데
– Mucize gibi değil dedim.
기적처럼 와준 그 한마디
– Bu kelime bir mucize gibi geldi.
넌 나의 운명
– Sen benim kaderimsin
이따위 말로 설명할 순 없어
– Bunu kısa kelimelerle açıklayamam.
이 지친 나를 구한 구원
– Bu yorgun kurtuluş beni kurtardı
이 말이 설명하기가 쉬울까
– Bunu açıklamak kolay mı
나를 살린 그 한마디
– Beni kurtaran o kelime
많은 밤이 지나도
– Birçok geceden sonra
너의 곁에 나 있을게
– Seninle olacağım.
Oh, yeah (그 한마디)
– Oh, evet (bu bir kelime)
나의 발에 피 나도
– Ayaklarımda da kan var.
너의 곁에 나 있음에
– Senin yanında bana sahip
Please, you stay alive
– Lütfen hayatta kal
(Woah-oh-oh, woah)
– Oh Woah-oh, woah)
Please, you stay alive
– Lütfen hayatta kal
(Woah-oh-oh, woah)
– Oh Woah-oh, woah)
Please, you stay alive
– Lütfen hayatta kal
그림잔 커져가지만
– Resim büyüyor.
괜찮아 너란 큰 빛 덕분이니
– Her şey yolunda. Sahip olduğun büyük ışık sayesinde.
내 삶의 이윤 네가 전부이니
– Sahip olduğun tek şey hayatımın kazancı.
넌 언제든 그저 그렇게 웃어줘
– Her an böyle gülümseyebilirsin.
나와 너무나 닮은 너
– Bana o kadar çok benziyorsun
너와 너무나 닮은 나
– Sana çok benziyorum.
가끔씩 이유 없이 겁나
– Bazen sebepsiz yere korkuyorum.
이 감정은 뭘까
– Bu his nedir?
끝이 날지 모르지만
– Bitip bitmeyeceğini bilmiyorum.
끝나지 않는 이 악몽 끝에
– Bu hiç bitmeyen kabusun sonunda
너라는 존잰 날 일으켜 매일
– Beni her gün uyduruyorsun.
기적처럼 와준 기적과도 닮은
– Mucize gibi, mucize gibi.
기적과도 같은 그 한마디
– Bu kelime bir mucize gibi
넌 나의 운명
– Sen benim kaderimsin
이따위 말로 설명할 순 없어
– Bunu kısa kelimelerle açıklayamam.
이 지친 나를 구한 구원
– Bu yorgun kurtuluş beni kurtardı
이 말이 설명하기가 쉬울까 (Ooh)
– Bunu açıklamak kolay mı (Ooh)
나를 살린 그 한마디
– Beni kurtaran o kelime
많은 밤이 지나도
– Birçok geceden sonra
너의 곁에 나 있을게
– Seninle olacağım.
Oh, yeah (그 한마디)
– Oh, evet (bu bir kelime)
나의 발에 피 나도
– Ayaklarımda da kan var.
너의 곁에 나 있음에
– Senin yanında bana sahip
Please, you stay alive
– Lütfen hayatta kal
넌 나의 구원
– Sen benim Kurtuluşumsun
이따위 말로 설명할 순 없어
– Bunu kısa kelimelerle açıklayamam.
Please, you stay alive
– Lütfen hayatta kal
(Woah-oh-oh, woah)
– Oh Woah-oh, woah)
Please, you stay alive
– Lütfen hayatta kal
Kategoriler