Dry your eyes
– Gözlerini kurut
This is hard but it’s okay (Okay)
– Bu zor ama sorun değil (Tamam)
I just don’t want you same way you want me (Don’t want you the same way)
– Ben sadece senin beni istediğin gibi istemiyorum (Seni aynı şekilde istemiyorum)
I can’t give you my heart ’cause it’s broken
– Kırık olduğu için sana kalbimi veremem.
But still, come home with me (Me)
– Ama yine de, benimle eve gel (Ben)
Oh, come closer
– Oh, yaklaş
Drop your bag on the sofa
– Çantanı kanepeye bırak.
You’re under me but I’m not over
– Sen benim altımdasın ama ben bitmedi
Not over all the things I told you
– Hayır her şey bitti demiştim
Oh babe, I’m broken
– Bebeğim, kırıldım.
Numb to all of your emotion
– Tüm duygularına uyuşmuş
My last love was cold
– Son aşkım soğuktu.
So now, I gotta be the coldest
– Şimdi, en soğuk ben olmalıyım.
It’s too bad you want my love
– Aşkımı istemen çok kötü.
You cry but I don’t budge
– Sen ağlıyorsun ama ben kıpırdamıyorum
You try, it’s not enough
– Sen dene, bu yeterli değil.
Not your fault, girl, it’s me
– Senin suçun değil kızım, benim.
I’m scarred
– Yaralıyım
It’s too bad you want my love (Too bad you want my love)
– Aşkımı istemen çok kötü (Aşkımı istemen çok kötü)
You cry but I don’t budge
– Sen ağlıyorsun ama ben kıpırdamıyorum
You try, it’s not enough
– Sen dene, bu yeterli değil.
Not your fault, girl, it’s me
– Senin suçun değil kızım, benim.
I’m scarred
– Yaralıyım
It’s too bad
– Bu çok kötü
Too bad
– Çok kötü
Not your fault, girl, it’s me
– Senin suçun değil kızım, benim.
Oh, oh
– Oh, oh
Yeah, yeah
– Evet, Evet
Stay the night
– Gece kal
This is hard but it’s okay (Okay)
– Bu zor ama sorun değil (Tamam)
Honestly, I just want you to hold me
– Dürüst olmak gerekirse, sadece bana sarılmanı istiyorum.
Tried to give you my heart, I was hopin’
– Sana kalbimi vermeye çalıştım, umuyordum
That all the things you say and do will make me love you, baby
– Söylediğin ve yaptığın her şey seni sevmemi sağlayacak bebeğim.
Oh, it’s too bad (Bad)
– Oh, bu çok kötü (Kötü)
Don’t mean to (Yeah, yeah)
– Ben (Evet)anlamına gelmez, Evet
Lead you on, waste your time, just because
– Yol göster, zamanını boşa harca, çünkü
Girl, I know (Girl, I know)
– Kızım, biliyorum (Kızım, biliyorum)
I’m what you want
– İstediğin benim
But I’m still just not ready to fall for you
– Ama hala sana aşık olmaya hazır değilim.
Yeah, yeah
– Evet, Evet
Oh, come closer
– Oh, yaklaş
Drop your bag on the sofa (On the sofa)
– Çantanı kanepeye bırak (Kanepede)
You’re under me but I’m not over
– Sen benim altımdasın ama ben bitmedi
Not over all the things I told you
– Hayır her şey bitti demiştim
Oh babe, I’m broken
– Bebeğim, kırıldım.
Numb to all of your emotion
– Tüm duygularına uyuşmuş
My last love was cold
– Son aşkım soğuktu.
So now, I gotta be the coldest
– Şimdi, en soğuk ben olmalıyım.
It’s too bad you want my love
– Aşkımı istemen çok kötü.
You cry but I don’t budge
– Sen ağlıyorsun ama ben kıpırdamıyorum
You try, it’s not enough
– Sen dene, bu yeterli değil.
Not your fault, girl, it’s me
– Senin suçun değil kızım, benim.
I’m scarred
– Yaralıyım
It’s too bad you want my love (Too bad you want my love)
– Aşkımı istemen çok kötü (Aşkımı istemen çok kötü)
You cry but I don’t budge (You cry)
– Sen ağlıyorsun ama ben kıpırdamıyorum (Sen ağlıyorsun)
You try, it’s not enough
– Sen dene, bu yeterli değil.
Not your fault, girl, it’s me
– Senin suçun değil kızım, benim.
I’m scarred
– Yaralıyım
It’s too bad
– Bu çok kötü
Too bad
– Çok kötü
Not your fault, girl, it’s me
– Senin suçun değil kızım, benim.
Oh, oh
– Oh, oh
Yeah, yeah
– Evet, Evet
Kategoriler