It’s alright
– Sorun değil
Since the—, the last one was me kind of pushin’ her away
– O zamandan beri, sonuncusu benim onu uzaklaştırmamdı.
You feel me, in this one, it’s me say—, sayin’ I’m ready
– Beni anlıyor musun, bu bir, söyle bana, ben söylemeye hazırım
Essentially
– Aslında
Here I go, yeah
– İşte gidiyorum, evet
Single but it’s gettin’ old quick
– Bekar ama çabuk eskiyor
Oh, oh, oh-oh, oh-oh, oh-oh, yeah, yeah
– Oh, oh, oh-oh, oh-oh, oh-oh, evet, evet
Oh, oh-oh, oh
– Oh, oh-oh, oh
Single, single, it’s gettin’, yeah
– Bekar, bekar, oluyor, evet
Single but it’s gettin’ old quick (Old quick)
– Bekar ama çabuk eskiyor (Çabuk eskiyor)
I’m on the road each night, need someone to hold me (Hold me)
– Her gece yoldayım, bana sarılacak birine ihtiyacım var (Sarıl bana)
That’s what you told me
– Bana söylediğin buydu.
Can’t help it, they wanna know me (They wanna know me)
– Elimde değil, beni tanımak istiyorlar (Beni tanımak istiyorlar)
You wanna show me off, had to keep it lowkey
– Bana gösteriş yapmak istiyorsan, alçakta tutmak zorundaydın.
Blame it on the old me
– Suçu eski bana at
Seven minutes away from your crib
– Beşiğine yedi dakika kaldı.
Not on my way but know that I’m near
– Yolda değilim ama yakın olduğumu biliyorum.
Had a few but it wasn’t like this
– Birkaç tane vardı ama böyle değildi.
Hate the fact that I’m not invited
– Davet edilmediğim gerçeğinden nefret ediyorum.
Sorry that I’ve been indecisive
– Kararsız olduğum için üzgünüm
Loving you on my time is unfair, uh
– Seni zamanında sevmek adil değil.
I’ma be honest, I care
– Dürüst olacağım, umurumda
Put it behind us, I swear
– Arkamızda bırak, yemin ederim
Nights out in these streets
– Bu sokaklarda geceler
Had fun, you know me
– Eğlendik, beni bilirsin
Now my tank is on E
– Şimdi tankım E’de
Fill me up like I need (Yeah)
– İhtiyacım olan gibi doldur beni (Evet)
Nights out in these streets
– Bu sokaklarda geceler
Lipstick on my cheek
– Yanağımdaki ruj
Had my fun, now I’m tryna get to you (Tryin’)
– Eğlendim, şimdi sana ulaşmaya çalışıyorum.
Oh (Oh-oh)
– Oh (Oh-oh)
Oh-oh, oh-oh, oh
– Oh-oh, oh-oh, oh
Oh, oh
– Oh, oh
I do the most (Most)
– En çok (En Çok) yapıyorum
Had you on your toes (Toes)
– Ayak parmakların üzerindeydi (Ayak parmakları)
Then I went ghost
– Sonra hayalet gittim
Where did I go? (I go)
– Nereye gitti ki? (Giderim)
The summer went cold and now you’re waiting for me
– Yaz soğuktu ve şimdi beni bekliyorsun
Took it way too far (Too far)
– Çok ileri gitti (Çok ileri)
Now I’m on your boulevard, oh, oh
– Şimdi senin bulvarındayım, oh, oh
Two minutes away from your crib
– Beşiğine iki dakika kaldı.
Too ashamed of the things that I did
– Yaptığım şeylerden çok utandım.
Had a few but it wasn’t like this
– Birkaç tane vardı ama böyle değildi.
Ooh-woah, ooh-ooh, woah-oh
– Ooh-ooh, ooh-ooh, oah-oh
Sorry that I’ve been indecisive
– Kararsız olduğum için üzgünüm
Loving you on my time is unfair, uh
– Seni zamanında sevmek adil değil.
I’ma be honest, I care
– Dürüst olacağım, umurumda
Put it behind us, I swear
– Arkamızda bırak, yemin ederim
Nights out in these streets
– Bu sokaklarda geceler
Had fun, you know me (Had fun, you know me)
– Eğlendim, beni tanıyorsun (Eğlendim, beni tanıyorsun)
Now my tank is on E (Now my tank is on E)
– Şimdi tankım E’de (Şimdi tankım E’de)
Fill me up like I need (Fill me up)
– İhtiyacım olan gibi doldur beni (Doldur beni)
Nights out in these streets (Yeah)
– Bu sokaklarda geceler (Evet)
Lipstick on my cheek
– Yanağımdaki ruj
Had my fun, now I’m tryna get to you (To you)
– Eğlendim, şimdi sana ulaşmaya çalışıyorum (sana)
Oh-oh, oh-oh-oh
– Oh-oh, oh-oh-oh
Had my fun, now I’m tryna get (I’m tryna get)
– Eğlendim, şimdi almaya çalışıyorum (almaya çalışıyorum)
Get to you, ooh-ooh
– Yakala seni, ooh-ooh
Ooh
– Ooh
Kategoriler