「さよなら」「ありがとう」声の限り– “Güle güle” “teşekkürler” sürece ses olarak悲しみよりもっと大事なこと– Kederden daha önemli.去りゆく背中に伝えたくて– Ona geri söylemek istedim.温もりと痛みに間に合うように– Sıcaklık ve acı için zaman içinde このまま続くと思っていた– Devam edeceğini sanıyordum.僕らの明日を描いていた– Yarınımızı çiziyordu.呼び合っては (呼び合っては)– Birbirlerine çağrı )光がまだ (光が)– Işık hala )胸の奥に熱いのに– Göğsümün arkası sıcak.僕たちは燃え盛る 旅の途中で出逢い– Ateşli bir yolculukta tanıştık手を通りそして離した 未来のために– Gelecek için夢が一つ叶う度 僕は君を思うだろう– Ne zaman bir rüya gerçekleşse, seni düşünüyorum.強くなりたいと願い 泣いた– Ağladım […]
Etiket: Türkçe
有象無象 人の成り– İnsanın kökeni虚勢 心象 人外 ああ物の怪みたいだ– Kabadayılık, hayal gücü, insanlar.虚心坦懐 命宿し– Kokin kaimyojukuあとはぱっぱらぱな中身無き人間– Gerisi de içinde hiçbir şey olmayan insanlar. 寄せる期待 不平等な人生– Onunla birlikte gelen beklentiler才能もない 大乗 非日常が– Olağanüstü Mahayana怨親平等に没個性– Kötü bir ebeveyn değilsin.辿る記憶 僕に居場所などないから– Gidecek bir yerim yok. 夢の狭間で泣いてないで– Rüyalarının ortasında ağlama.どんな顔すれば良いか分かってる– Gibi bakmak için ne olduğunu biliyorum.だけどまだ 応えてくれよ– Ama yine de bana […]
「またね」と笑って見せてくれた– “Görüşürüz,” diye güldü.同じように笑い返していたのに– Ben de aynı şekilde gülüyordum.気付けば少し滲んでいた– Fark ettiğimde biraz kanıyordu.あなたの姿– Senin figürün あれからいくつ夜を越えた– O zamandan beri birkaç gece yaşadım.窓越しの白い画面に映った– Pencereden beyaz ekrana yansıdı.あなたと見たい景色を今も– Seninle manzarayı görmek istiyorum.ずっとずっと見つめたまま– Hayatım boyunca sana bakıyordum. 降りしきる雪が積もるように– Kar birikirkenこの町でただあなたを想う– Bu kasabada seni düşünüyorum.離れていても同じ空が– Aynı gökyüzüどうか見えていますように– Umarım görebiliyorsundur. 「またね」と優しい声が響く– “Görüşürüz,” yumuşak bir ses yankılanır.耳元にあなたが残した静寂– Kulaklarında geride bıraktığın sessizlik世界が切り離された夜– […]
I ain’t seen my mama in a little bit over a year– Annemi bir yıldan fazladır görmedim.And even when I see her, I know she knows that it isn’t me here– Ve onu gördüğümde bile, burada ben olmadığımı bildiğini biliyorum‘Cause I’m always in the clouds, somewhere up in space– Çünkü her zaman bulutların içindeyim, uzayda […]
I hear a lot about sinners– Günahkarlar hakkında çok şey duyuyorumDon’t think that I’ll be a saint– Bir aziz olacağımı sanma.But I might go down to the river– Ama nehre inebilirim.‘Cause the way that the sky opens up when we touch– Çünkü dokunduğumuzda gökyüzünün açıldığı yolYeah, it’s making me say– Evet, bana söyletiyor. That the […]
Nå er det tid og vi smeller opp på bassen– Eh, zaman ve bassen’in kokusunu alıyoruzGutta kliner til, de er konger av plassen– Gutta kliner til, de er konger av plassenFor jeg skal hooke under månelyset– Mehtap altında jeg skal hooke içinLegg deg ned for Storeulv– Legg deg ned Storeulv için Bli med inn til […]
多分、私じゃなくていいね– Belki ben değil.余裕のない二人だったし– Bunları karşılayamayız.気付けば喧嘩ばっかりしてさ– Fark ederseniz, hepsi kavga ediyor.ごめんね– Üzgünüm. ずっと話そうと思ってた– Hep seninle konuşmak istemişimdir.きっと私たち合わないね– Uyum sağlayamayacağımıza eminim.二人きりしかいない部屋でさ– Sadece iki kişinin olduğu bir odada.貴方ばかり話していたよね– Hepiniz bundan bahsediyordunuz. もしいつか何処かで会えたら– Bir gün seninle bir yerde buluşabilseydim.今日の事を笑ってくれるかな– Bugün olanlara gülüp gülmeyeceğini merak ediyorum.理由もちゃんと話せないけれど– Nedenini söyleyemem.貴方が眠った後に泣くのは嫌– Sen uyuduktan sonra ağlamaktan nefret ediyorum. 声も顔も不器用なとこも– Ses, yüz, sakar kısmı全部全部 […]
So many girls in here, where do I begin?– Burada çok fazla kız var, nereden başlayacağım?I seen this one, I’m bout to go in– Bunu gördüm, içeri girmek üzereyim.Then she said, “I’m here with my friends”– Sonra dedi ki, ” burada arkadaşlarımla birlikteyim”She got me thinking, and that’s when I said– Derken aklıma bir fikir […]
泣いていいんだよ そんなひとことに– Ağlayabilirsin.僕は救われたんだよ ホントにありがとう– Kurtuldum.情けないけれど だらしないけれど– Bu acıklı, ama özensiz君を想うことだけで 明日が輝く– Yarın sadece seni düşünerek parlayacak ありのままの2人でいいよ– Sadece 2 kişi.陽だまり見つけて遊ぼうよ– Güneşi bulup oynayalım.ベランダで水をやる君の足元に小さな虹– Verandada su ayaklarının altında küçük bir gökkuşağı 一生そばに居るから 一生そばに居て– Hayatımın geri kalanında yanında olacağım.一生離れないように 一生懸命に– En iyi benim hayatımın geri kalanı için terk etmemeye çalışacağım.キツく結んだ目がほどけないように– Böylece sıkıca bağlanmış gözler çözülemez.硬く繋いだ手を離さないから– Ellerimi sıkı […]
‘Cause I, I, I’m in the stars tonight– Çünkü ben, ben, ben bu gece yıldızlardayımSo watch me bring the fire, and set the night alight– Bu yüzden ateşi getirmemi ve geceyi aydınlatmamı izle Shoes on, get up in the morn’– Ayakkabılarını giy, sabah kalk.Cup of milk, let’s rock and roll– Bir bardak süt, rock and […]
You got to be the one that people lookin’ up to (Yeah, yeah)– İnsanların aradığı kişi olmalısın (Evet, Evet)I tried to reach the sun but gum is stuck to my shoes (I try, I try, I try, yeah, yeah)– Güneşe ulaşmaya çalıştım ama sakız ayakkabılarıma yapıştı (deniyorum, deniyorum, deniyorum, Evet, Evet)You got to be the […]
Türkçe Metin Aydınlatma şiddetini yükseltmesi ile insan performansının arttığını, yorulmanın azaldığını, daha az iş kazasına rastlandığını göstermiştir. İngilizce Çevirisi It has shown that human performance increases with the increase in lighting intensity, fatigue decreases, and fewer accidents at work.