The day I opened up memory’s door– Hafızanın kapısını açtığım günI found something that I could live for– Uğruna yaşayabileceğim bir şey buldum.Curtains shook as you opened my eyes– Gözlerimi açtığında perdeler titriyordu.And light came rushing inside– Ve ışık içeri girdi. Data behind my heart’s encryption key (Can you see?)– Kalbimin şifreleme anahtarının arkasındaki veriler […]