We`re a thousand miles from comfort, we have traveled land and sea
– Konfordan bin mil uzaktayız, karayı ve denizi dolaştık
But as long as you are with me, there`s no place I`d rather be
– Ama benimle olduğun sürece, olmayı tercih edeceğim yer yok
I would wait forever, exulted in the scene
– Sonsuza kadar beklerdim, sahnede coşkulu
As long as I am with you, my heart continues to beat
– Seninle olduğum sürece kalbim atmaya devam ediyor
With every step we take, Kyoto to The Bay
– Attığımız her adımda Kyoto’dan The Bay’e
Strolling so casually
– Çok gelişigüzel dolaşıyorum
We`re different and the same, gave you another name
– Biz farklıyız ve aynıyız, sana başka bir isim verdik
Switch up the batteries
– Pilleri değiştirin
If you gave me a chance I would take it
– Bana bir şans verseydin alırdım
It`s a shot in the dark but I`ll make it
– Karanlıkta bir atış ama başaracağım
Know with all of your heart, you can`t shame me
– Biliyorum bütün kalbinle beni utandıramazsın
When I am with you, there`s no place I`d rather be
– Seninleyken, olmayı tercih edeceğim yer yok
N-n-n-no, no, no, no place I`d rather be
– H-n-n-hayır, hayır, hayır, olmayı tercih ettiğim yer yok
We staked out on a mission to find our inner peace
– İç huzurumuzu bulmak için bir göreve çıktık
Make it everlasting so nothing`s incomplete
– Onu sonsuz yap ki hiçbir şey eksik kalmasın
It`s easy being with you, sacred simplicity
– Seninle olmak çok kolay, kutsal sadelik
As long as we`re together, there`s no place I`d rather be
– Birlikte olduğumuz sürece, olmayı tercih edeceğim yer yok
When I am with you, there`s no place I`d rather be
– Seninleyken, olmayı tercih edeceğim yer yok
Hmmmmmmmmmm, hoooooooooo
– Hmmmmmmmmmm, hoooooooooo
Be
– Ol
Yeah-e-yeah-e-yeah-e-yeah-e-yeah, yeah, yeah
– Evet-e-evet-e-evet-e-evet-e-evet, evet, evet
When I am with you, there`s no place I`d rather be
-Seninleyken, olmayı tercih edeceğim bir yer yok