Yeah, I can’t do these long drives sittin’ in the back seat
– Evet, arka koltukta oturan bu uzun sürüşleri yapamam.
Thinkin’ ’bout that one night when the world caught fire
– Dünyanın alev aldığı o geceyi düşünüyorum.
Baby, and your eyes brightened up this dark scene
– Bebeğim ve gözlerin bu karanlık sahneyi aydınlattı
You told me I would be fine, I called you a liar
– Bana iyi olacağımı söyledin, sana yalancı dedim.
We just FaceTime, is this a sign? I’m fallin’ out of your life
– Biz sadece FaceTime, bu bir işaret mi? Hayatından düşüyorum
I try my hardest not to think about what I just realized
– Şimdi fark ettim ne hakkında düşünmek için elimden geleni yok
You said I was your light, I think that’s just a white lie
– Senin ışığın olduğumu söylemiştin, sanırım bu sadece beyaz bir yalan.
Feelin’ so rotten inside thought I died
– İçimde çok çürümüş hissediyorum öldüğümü sandım.
I kinda wanna go back, I’m missin’ the pain
– Geri dönmek istiyorum, acıyı özlüyorum.
Of a heartbreak and life just don’t hit the same
– Bir kalp kırığı ve hayat sadece aynı şekilde vurmaz
I’m havin’ migraines, my friends all over the place
– Migrenim var, arkadaşlarım her yerde.
With their lifes straight, I guess I’m afraid
– Hayatları düzken, sanırım korkuyorum.
Of growin’ out of my place
– Benim yerimden büyümekten
‘Cause I can’t do these long drives sittin’ in the back seat
– Çünkü bu uzun yolculukları arka koltukta oturarak yapamam.
Thinkin’ ’bout that one night when the world caught fire
– Dünyanın alev aldığı o geceyi düşünüyorum.
Baby, and your eyes brightened up this dark scene
– Bebeğim ve gözlerin bu karanlık sahneyi aydınlattı
You told me I would be fine, I called you a liar
– Bana iyi olacağımı söyledin, sana yalancı dedim.
And all I want is to (Take you by the sea)
– Ve tek istediğim (Seni deniz kenarına götürmek)
I’ll show you sights from above and take you (To my dismal dreams)
– Sana yukarıdan manzaraları göstereceğim ve seni (kasvetli rüyalarıma) götüreceğim.
I’ll see that falling stars will set your (World on fire, baby)
– Düşen yıldızların senin dünyanı ateşe vereceğini göreceğim bebeğim.
These flames weren’t meant for you and me
– Bu alevler senin ve benim için değildi.
You’re make-believe, why can’t you see?
– İnanıyorsun, neden göremiyorsun?
I’ll make these roses all turn green
– Bu gülleri yeşile çevireceğim.
The seven seas and all the ocean tides
– Yedi deniz ve tüm okyanus gelgitleri
Will fall into my dreams, I’m drowning, oh (Woah)
– Rüyalarıma düşecek, boğuluyorum, oh (Woah)
I wish you weren’t so far from me (Woah)
– Keşke benden bu kadar uzakta olmasaydın.
I wish you weren’t so far from me (Oh-woah)
– Keşke benden bu kadar uzakta olmasaydın (Oh-woah)
‘Cause I can’t do these long drives sittin’ in the back seat
– Çünkü bu uzun yolculukları arka koltukta oturarak yapamam.
Thinkin’ ’bout that one night when the world caught fire
– Dünyanın alev aldığı o geceyi düşünüyorum.
Baby, and your eyes brightened up this dark scene
– Bebeğim ve gözlerin bu karanlık sahneyi aydınlattı
You told me I would be fine, I called you a liar
– Bana iyi olacağımı söyledin, sana yalancı dedim.
Yeah, I can’t do these long drives sittin’ in the back seat
– Evet, arka koltukta oturan bu uzun sürüşleri yapamam.
Thinkin’ ’bout that one night when the world caught fire
– Dünyanın alev aldığı o geceyi düşünüyorum.
Baby, and your eyes brightened up this dark scene
– Bebeğim ve gözlerin bu karanlık sahneyi aydınlattı
You told me I would be fine, I called you a liar
– Bana iyi olacağımı söyledin, sana yalancı dedim.
Hey, I’ve been thinkin’ ’bout you all damn day
– Hey, bütün gün seni düşünüyordum.
And the sun is shinin’ on your face
– Ve güneş yüzünde parlıyor
I think I fell for you
– Düştüm senin için bence
I hate the fact that this is the truth
– Bunun gerçek olmasından nefret ediyorum.
But okay (Oh, oh)
– Ama tamam (Oh, oh)
I know I might come off as strange
– Garip biri olarak çıkabileceğimi biliyorum.
Just swear I’m not, I’m just in pain
– Sadece yemin ederim değilim, sadece acı çekiyorum.
Please, don’t drive away from me
– Lütfen, benden uzak sürücü yok
Kategoriler