Say you could turn me on
– Beni baştan çıkarabileceğini söyle
Boy, but that’s about it
– Ama oğlum herşey bu kadar
You can say what you wanna
– Ne zaman istiyorsan söyleyebilirsin
But I wouldn’t believe it
– Ama buna inanmazdım
You could write all them songs
– Bütün şarkıları onlara yazabilirdin
That’s the game that you play
– Bu zaten senin oynadığın oyun
Tryna write all them bars
– Bütün klişeleri onlara yazmaya uğraşıyorsun
But you can’t make me stay
– Ama kalmamı sağlayamıyorsun
Cause I… see right through you, boy
– Çünkü senin gerçek yüzünü görüyorum
And I, I… ain’t feeling you no more
– Ve ben artık seni tanıyamıyorum
I ain’t feelin’ you no more
– Artık seni tanıyamıyorum
If you knew better
– Eğer daha iyisini bilseydin
Boy, you would do better
– Daha iyisini yapardın
Can’t nobody love you there like I do
– Hiç kimse sevemez seni benim sevdiğim gibi
Baby, I could do better
– Bebeğim daha iyisini yapabilirdim
Boy, if you knew better
– Eğer daha iyisini bilseydin
You would do better
– Daha iyisini yapardın
Baby, if you love me like I love you
– Bebeğim eğer benim sevdiğim gibi beni sevebilirsen
Maybe we could be together
– Belki beraber olabilirdik
Cause ain’t nobody like me, ain’t nobody like me
– Çünkü hiç kimse benim gibi olamaz, hiç kimse
Ain’t nobody like me, ain’t nobody like me
– Çünkü hiç kimse benim gibi olamaz, hiç kimse
Ain’t nobody like me
– Kimse benim gibi olamaz
Ain’t nobody like me
– Kimse benim gibi olamaz
Ain’t nobody like me
– Kimse benim gibi olamaz
Ain’t nobody like me
– Kimse benim gibi olamaz
Ain’t nobody like me
– Kimse benim gibi olamaz
Ain’t nobody like me, baby
– Kimse benim gibi olamaz, bebeğim
Never been with a boy more than six months
– Asla bir çocukla altı aydan fazla birlikte olmadım
I couldn’t do it, got too used to it
– Bunu yapamadım, bu duruma alışmıştımda
Ain’t nobody ever kept my attention
– Kimse benim dikkatimi uzun süre muhafaza edemedi
They couldn’t do it, yeah, boy, they blew it
– Yapamadılar, evet oğlum, onlar fırsatı kaçırdılar
But you showed me what it means to be happy ever after in love forever
– Ama sen bana bir aşkta sonsuza kadar mutlu olmanın anlamını gösterdin
And you gave me the key to all your love and all your pleasure
– Ve sen bana bütün aşkının ve bütün tutkunun anahtarını verdin
Boy, I’m a treasure
– Oğlum bense bir hazineyim
Oh, be forever mine, you and I
– Sonsuza kadar benim ol, sen ve ben
Oh, be forever mine, boy, all the time
– Sonsuza kadar benim ol oğlum her zaman
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
Been friends for a minute
– Bir süre arkadaşım oldun
So you know just what I like
– Bu yüzden biliyorsun nelerden hoşlandığımı
You know my mind
– Aklımı biliyorsun
You done seen boys come and go
– Sevgililerimin geldiğini ve gittiğini gördün
So you know what makes me cry
– Bu yüzden biliyorsun beni neler ağlatır
So you just wanna treat me right
– Bu yüzden bana sadece iyi davranmak istiyorsun
But you showed me what it means to be happy ever after in love forever
– Ama sen bana bir aşkta sonsuza kadar mutlu olmanın anlamını gösterdin
And you gave me the key to all your love and all your pleasure
– Ve sen bana bütün aşkının ve bütün tutkunun anahtarını verdin
Boy, I’m a treasure
– Oğlum bense bir hazineyim
Oh, be forever mine, you and I
– Sonsuza kadar benim ol, sen ve ben
Oh, be forever mine, boy, all the time
– Sonsuza kadar benim ol oğlum her zaman
Mine, time
– Benim, zaman
Mine, time
– Benim, zaman
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
You’re my forever, boy
– Sen benim sonsuzumsun
Kategoriler