I find it hard to keep my head on straight
– Kafamı dik tutmakta zorlanıyorum.
I find it hard to make new friends nowadays
– Bugünlerde yeni arkadaşlar edinmekte zorlanıyorum.
I find it hard to find some constant love
– Sürekli aşkı bulmakta zorlanıyorum.
So I went and fucked around and fell in love with these drugs
– Bu yüzden gittim ve etrafta dolaştım ve bu ilaçlara aşık oldum
I find it hard to keep my head on straight
– Kafamı dik tutmakta zorlanıyorum.
I find it hard to make new friends nowadays
– Bugünlerde yeni arkadaşlar edinmekte zorlanıyorum.
I find it hard to find some constant love
– Sürekli aşkı bulmakta zorlanıyorum.
So I went and fucked around and fell in love with these drugs
– Bu yüzden gittim ve etrafta dolaştım ve bu ilaçlara aşık oldum
Who’s gonna pick me up when I’m down? No one
– Düştüğümde beni kim alacak? Hiç kimse
I’m just tryna find some pleasure in it, yeah, yeah (Okay)
– Sadece biraz zevk bulmaya çalışıyorum, evet, evet (Tamam)
I’m just tryna find some better in it, yeah, yeah (Okay)
– İçinde daha iyisini bulmaya çalışıyorum, evet, evet (Tamam)
I could really change the weather in here, yeah, yeah
– Buradaki havayı gerçekten değiştirebilirim, evet, evet
Throwing money in the air
– Havaya para atmak
Only time they really care
– Sadece gerçekten umursadıkları zaman
Everybody stop and stare
– Herkes durup baksın
Tell me what I wanna hear
– Ne duymak istediğimi söyle
Okay, life’s not fair, no, is it just the way I live?
– Tamam, hayat adil değil, hayır, sadece benim yaşam tarzım mı?
I can’t tell, no, I don’t have a fuck to give
– Söyleyemem, hayır, verecek bir sikim yok.
Time will tell though, oh (Oh)
– Yine de zaman gösterecek, oh (Oh)
Chilling in the deep end, I keep gamblin’ with my life
– Derinlerde ürpertici, hayatımla kumar oynamaya devam ediyorum
I find it hard to keep my head on straight
– Kafamı dik tutmakta zorlanıyorum.
I find it hard to make new friends nowadays
– Bugünlerde yeni arkadaşlar edinmekte zorlanıyorum.
I find it hard to find some constant love
– Sürekli aşkı bulmakta zorlanıyorum.
So I went and fucked around and fell in love with these drugs
– Bu yüzden gittim ve etrafta dolaştım ve bu ilaçlara aşık oldum
I find it hard to keep my head on straight
– Kafamı dik tutmakta zorlanıyorum.
I find it hard to make new friends nowadays
– Bugünlerde yeni arkadaşlar edinmekte zorlanıyorum.
I find it hard to find some constant love
– Sürekli aşkı bulmakta zorlanıyorum.
So I went and fucked around and fell in love with these drugs
– Bu yüzden gittim ve etrafta dolaştım ve bu ilaçlara aşık oldum
Bag it up, whip it up, cook it up, splash (Splash)
– Paketle, kırbaçla, pişir, sıçra (Sıçra)
I am that nigga now, I’m on the map (Map)
– Artık o zenciyim, haritadayım (Harita)
I got a Goyard, it sit on my back (Back)
– Bir Bahçem var, sırtımda oturuyor (Arka)
You niggas is slow, I’m running ’em laps
– Siz zenciler yavaşsınız, ben onları koşturuyorum.
I can’t relax, I can’t relax
– Rahatlayamıyorum, rahatlayamıyorum
Hop on that demon like I’m on the track
– O şeytana doğru yoldaymışım gibi atla
Countin’ my hundreds, I sleep with a stack
– Yüzlerimi sayarken, bir yığınla uyuyorum.
Bad lil’ bitch and her ass is fat
– Kötü lil’ orospu ve kıçını şişman
Mmm, business just been booming now
– İşler şimdi patlıyor.
Mmm, choppa, it go boom, boom, pow
– Mmm, choppa, boom, boom, pow
Mmm, I’ma let it sing out loud
– Yüksek sesle söylemesine izin vereceğim.
After party, got it jumping like it’s Rolling Loud
– Partiden sonra, yüksek Sesle yuvarlanıyormuş gibi zıpladı
Baguette stones in my teeth, it’s white gold
– Dişlerimdeki baget taşları, beyaz altın
I’m so cold, do it with my eyes closed
– Çok üşüyorum, gözlerim kapalıyken yap
Don’t get close, I swear this life get so low
– Yaklaşma, yemin ederim bu hayat çok alçalıyor.
Not complaining ’cause I know that this the life I chose
– Şikayet etmemek çünkü seçtiğim hayatın bu olduğunu biliyorum.
I find it hard to keep my head on straight (My head on straight)
– Kafamı dik tutmakta zorlanıyorum (başım dik)
I find it hard to make new friends nowadays (New friends nowadays)
– Bugünlerde yeni arkadaşlar edinmeyi zor buluyorum (Bugünlerde yeni arkadaşlar)
I find it hard to find some constant love (Love)
– Sürekli bir aşk bulmakta zorlanıyorum (Aşk)
So I went and fucked around and fell in love with these drugs
– Bu yüzden gittim ve etrafta dolaştım ve bu ilaçlara aşık oldum
I find it hard to keep my head on straight (My head on straight)
– Kafamı dik tutmakta zorlanıyorum (başım dik)
I find it hard to make new friends nowadays (New friends nowadays)
– Bugünlerde yeni arkadaşlar edinmeyi zor buluyorum (Bugünlerde yeni arkadaşlar)
I find it hard to find some constant love (Love)
– Sürekli bir aşk bulmakta zorlanıyorum (Aşk)
So I went and fucked around and fell in love with these drugs
– Bu yüzden gittim ve etrafta dolaştım ve bu ilaçlara aşık oldum
Kategoriler