Kategoriler
I Şarkı Sözleri Çevirileri

Imagine Dragons – Symphony İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Ever since I was young (Coming up, coming up)
– Gençliğimden beri (Geliyor, geliyor)
Always marching to a drum (Bra-da-dum, Bra-da-dum)
– Her zaman bir davula yürür (Bra-da-dum, Bra-da-dum)
Always focused on me (One one, one one)
– Her zaman bana odaklandı (Bir tane, bir tane)
Now I wish that I could hold someone (Someone)
– Şimdi keşke birini tutabilseydim (Birini)

So tell my mom, I love her
– Annem de söyle, onu seviyorum
Call my baby sister
– Küçük kız kardeşimi ara
Should’ve hugged and kissed her
– Ona sarılıp öpmeliydim.
‘Cause life is just a mystery
– Çünkü hayat sadece bir gizemdir.
And it’s gone before you know it
– Ve sen farkına bile varmadan gitti
So if you love me, won’t you show it?
– Eğer beni seviyorsan, göstermeyecek misin?

‘Cause this life is one big symphony
– Çünkü bu hayat büyük bir senfonidir.
This night is one for you and me
– Bu gece senin ve benim için bir gece
I’m the strings and you’re the timpani
– Ben iplerim, sen de timpani’sin.
You’re my constant tambourine
– Sen benim sürekli tefimsin.
This life is one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfonidir
So glad I’ve got you next to me
– Çok sevindim seni yanımda var
I’m the chords and you’re the melody
– Ben akorlarım ve sen melodisin.
This life’s one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfoni

She was the piano
– Piyano oldu
I’m the xylophone
– Ben ksilofonum.
You can have the trumpet
– Trompeti alabilirsin.
I’m the saxophone
– Ben saksafonum.

Life is skipping rope (Keep going, keep going)
– Hayat ip atlıyor (Devam et, devam et)
Finding solace in a note (Dote dote, dote dote)
– Bir notta teselli bulmak (Dote dote, dote dote)
Had to struggle when I was broke (So low, so low)
– Beş parasızken mücadele etmek zorunda kaldım (Çok düşük, çok düşük)
Writing music just to cope (No hope, no hope)
– Müzik yazmak, (umut, ümit)baş

Yeah, life is just perspective
– Evet, hayat sadece bakış açısı
Laughing when you’ve wrecked it
– Onu mahvettiğinde gülüyorsun.
Smiling when you kept it together
– Bir arada tuttuğunda gülümseyerek
You weathered the storm
– Fırtınayı yıprattın.
At the end of the play, you sang all the way
– Oyunun sonunda, sonuna kadar şarkı söyledin.
Doesn’t matter how off-key
– Bunu nasıl fark etmez-anahtar
If you did it your way
– Eğer istediğin gibi yaptıysan

This life is one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfonidir
This night is one for you and me
– Bu gece senin ve benim için bir gece
I’m the strings and you’re the timpani
– Ben iplerim, sen de timpani’sin.
You’re my constant tambourine
– Sen benim sürekli tefimsin.
This life is one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfonidir
So glad I’ve got you next to me
– Çok sevindim seni yanımda var
I’m the chords and you’re the melody
– Ben akorlarım ve sen melodisin.
This life’s one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfoni

Would you care if I played you the flute?
– Sana flüt çalsam umurunda olur mu?
See, it’s my favorite one because it’s so delicate and beautiful
– Bu benim favorim çünkü çok narin ve güzel.
I pull out the trombone if it’s more suitable
– Daha uygunsa trombonu çıkarırım.
Wanna make you smile
– Seni gülümsetmek istiyorum
It’s been a little while since I’ve seen the white of your teeth
– Dişlerinin beyazını görmeyeli uzun zaman oldu.
Been a hard year
– Zor bir yıl geçirdim
Lucky the guitar’s here
– Neyse ki gitar burada.


Life is just one big symphony
– Hayat sadece büyük bir senfonidir
This life is one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfonidir
This night is one for you and me
– Bu gece senin ve benim için bir gece
I’m the strings and you’re the timpani
– Ben iplerim, sen de timpani’sin.
You’re my constant tambourine
– Sen benim sürekli tefimsin.
This life is one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfonidir
So glad I’ve got you next to me
– Çok sevindim seni yanımda var
I’m the chords and you’re the melody
– Ben akorlarım ve sen melodisin.
This life’s one big symphony
– Bu hayat büyük bir senfoni