Kategoriler
F Şarkı Sözleri Çevirileri

Florence + the Machine – Girls Against God İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

What a thing to admit
– Ne itiraf etmeliyim
That when someone looks at me with real love
– Biri bana gerçek aşkla baktığında
I don’t like it very much
– Pek hoşuma gitmedi
Kinda makes me feel like I’m bein’ crushed
– Sanki eziliyormuşum gibi hissettiriyor.
Is this something that you would like to discuss?
– Bu tartışmak istediğin bir şey mi?

And it’s good to be alive
– Ve hayatta olmak güzel
Crying into cereal at midnight
– Gece yarısı mısır gevreğine ağlamak
If they ever let me out, I’m gonna really let it out
– Eğer beni serbest bırakırlarsa, gerçekten bırakacağım.
I listen to music from 2006 and feel kind of sick
– 2006’dan beri müzik dinliyorum ve kendimi hasta hissediyorum
But, oh God, you’re gonna get it
– Ama, Tanrım, alacaksın
You’ll be sorry that you messed with this
– Bununla uğraştığın için pişman olacaksın.

Remember being in that basement with Tom Vek?
– Tom Vek’le bodrumda olduğunu hatırlıyor musun?
Everyone treated us like little pets
– Herkes bize küçük evcil hayvanlar gibi davrandı.
Oh, tell me, it’s not over yet
– Söyle bana, daha bitmedi.
And in my darkest fantasies
– Ve en karanlık fantezilerimde
I am the picture of passivity
– Ben pasifliğin resmiyim
Waitin’ for you side of stage
– Sahnenin yanında seni bekliyorum.
Suppressing all my private rage
– Tüm özel öfkemi bastırmak
But as my sister said, I’d probably last six days
– Ama kız kardeşimin dediği gibi, muhtemelen altı gün dayanırdım.

Oh, it’s good to be alive
– Oh, hayatta olmak güzel
Crying into cereal at midnight
– Gece yarısı mısır gevreğine ağlamak
And if they ever let me out, I’m gonna really let it out
– Ve eğer beni serbest bırakırlarsa, gerçekten bırakacağım
When I decided to wage Holy War
– Kutsal Savaş başlatmaya karar verdiğimde
It looked very much like staring at my bedroom floor
– Yatak odamın zeminine bakmaya çok benziyordu.
But, oh God, you’re gonna get it
– Ama, Tanrım, alacaksın
You’ll be sorry that you messed with me
– Benimle uğraştığın için pişman olacaksın.
And I know I may not look like much
– Ve biliyorum pek benzemeyebilirim
Just another screaming speck of dust
– Sadece başka bir çığlık atan toz lekesi
But, oh God, you’re gonna get it
– Ama, Tanrım, alacaksın
You’ll be sorry that you messed with us
– Bize bulaştığın için pişman olacaksın.
(Oh God, you’re gonna get it)
– (Tanrım, alacaksın)

But it’s good to be alive
– Ama hayatta olmak güzel
Crying into cereal at midnight
– Gece yarısı mısır gevreğine ağlamak
But, oh God, you’re gonna get it
– Ama, Tanrım, alacaksın
You’ll be sorry that you messed with us
– Bize bulaştığın için pişman olacaksın.

Oh God, you’re gonna get it
– Tanrım, alacaksın.
You’ll be sorry that you messed with us
– Bize bulaştığın için pişman olacaksın.
(Oh God, you’re gonna get it)
– (Tanrım, alacaksın)
Oh God, you’re gonna get it
– Tanrım, alacaksın.
You’ll be sorry that you messed with me
– Benimle uğraştığın için pişman olacaksın.

I met the Devil
– Şeytanla tanıştım
You know, he gave me a choice
– Bana bir seçenek verdi.
A golden heart
– Altın bir kalp
Or a golden voice
– Ya da altın bir ses