Kategoriler
J Şarkı Sözleri Çevirileri

Jack Harlow – Like A Blade Of Grass İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Like a blade of grass wants sunlight, I just want that ass
– Sanki bir çimen güneş ışığı istiyormuş gibi, sadece o kıçı istiyorum
You the type of girl I would’ve flirted with in class
– Sen sınıfta flört edeceğim türden bir kızsın.
Copied every test, be the reason that I passed
– Her testi kopyaladım, geçmemin sebebi ol
I know we could have a blast
– Çok eğlenebileceğimizi biliyorum.
We could have a kid, am I movin’ too fast?
– Bir çocuğumuz olabilir, çok mu hızlı hareket ediyorum?
Know I’m not your first, but I could be your last
– İlkin olmadığımı biliyorum ama sonun olabilirim.
You can’t even get gas without bein’ harrassed, mm
– Taciz edilmeden benzin bile alamazsın, mm
Some of these girls in the mix more than engineers
– Bu kızlardan bazıları mühendislerden daha fazla karışımda
But I think you’d rather disappear
– Ama bence ortadan kaybolmayı tercih edersin.
You don’t know where you gon’ end up, but you know it probably isn’t here
– Nereye varacağını bilmiyorsun ama muhtemelen burada olmadığını biliyorsun.
I gotta put you in a different tier
– Seni farklı bir kademeye yerleştirmeliyim.
IG private, spend her own money on the whip that she drivin’
– IG private, kendi parasını kullandığı kamçıya harca.
Thick thighs and I can tell it’s warm, baby, can I please dive in?
– Kalın kalçalar ve sıcak olduğunu söyleyebilirim bebeğim, lütfen içeri girebilir miyim?
In her prime, she’s thrivin’
– En verimli çağında, thrivin o’

Met you in the dark, tryna put that light on you
– Seninle karanlıkta tanıştım, tryna sana o ışığı yaktı.
Could buy you anything, let me spend some time on you
– Sana her şeyi satın alabilirdim, sana biraz zaman ayırmama izin ver.
‘Cause I want you, mm
– Çünkü seni istiyorum, mm
“I think I want you, too, I think I want you, too”
– “Sanırım ben de seni istiyorum, sanırım ben de seni istiyorum”

I think I want you, too
– Seni istiyorum ben de
Truthfully, I only give it up to very few
– Dürüst olmak gerekirse, sadece çok azına veriyorum
“Truthfully, my body count is low, it’s only two
– “Dürüst olmak gerekirse, vücut sayımım düşük, sadece iki
I know that you probably don’t believe me, but it’s true
– Muhtemelen bana inanmadığını biliyorum ama bu doğru
Had a boyfriend I dated for like five years in school
– Okulda beş yıldır çıktığım bir erkek arkadaşım vardı.
Then another one I dated for like two
– Sonra iki kişilik çıktığım bir tane daha.
‘Til he moved, since then, I been cool
– O taşınana kadar, o zamandan beri havalıydım.
Focused on myself, what ’bout you?”
– Kendime odaklandım, ya sen?”
I mean, shit, I been chillin’
– Yani, kahretsin, üşüyorum
We just got off tour and we sold out every building
– Turdan yeni çıktık ve tüm binaları sattık.
“You probably had hella bitches on you,” not really
– “Muhtemelen üzerinizde hella sürtükleri vardı,” pek sayılmaz
“Boy, stop lyin’, ha, you silly”
– “Oğlum, yalan söylemeyi kes, seni aptal”
Anyway, when you free I’m down to take you out, any day
– Her neyse, özgür olduğun zaman seni her an dışarı çıkarabilirim.
Gotta duck the cameras, they gon’ treat us like we Kim and Ye
– Kameralardan kaçmalıyız, bize Kim ve Sen gibi davranacaklar.
I ain’t tryna keep you low, but this is high stakes
– Seni düşük tutmaya çalışmıyorum, ama bu yüksek bahis
Life like this sure is sweet, tell me how it taste, taste, taste, taste
– Tadı nasıl bu kadar emin gibi hayat çok tatlı, söyle bana, tat, tat, tat

Met you in the dark, tryna put that light on you
– Seninle karanlıkta tanıştım, tryna sana o ışığı yaktı.
Could buy you anything, let me spend some time on you
– Sana her şeyi satın alabilirdim, sana biraz zaman ayırmama izin ver.
‘Cause I want you, mm
– Çünkü seni istiyorum, mm
“I think I want you, too, I think I want you, too”
– “Sanırım ben de seni istiyorum, sanırım ben de seni istiyorum”