Kategoriler
F Şarkı Sözleri Çevirileri

FKA twigs – lightbeamers İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

Did you give yourself away again?
– Yine kendini ele mi verdin?
Don’t, don’t, don’t do it again
– Yapma, yapma, bir daha yapma
Don’t, don’t do it again
– Yapma, bir daha yapma.
Pretty and sad
– Güzel ve üzgün
Did you ever feel this way before, again?
– Daha önce hiç böyle hissettin mi?
Don’t, don’t do it again
– Yapma, bir daha yapma.
Don’t, don’t do it again
– Yapma, bir daha yapma.

This is for the hard dreamers
– Bu zor hayalperestler için
Been sad for a while
– Bir süre üzgün
All the indigo and light-beamers
– Tüm çivit ve ışık ışınlayıcıları
Been sad for a while
– Bir süre üzgün

Are you running from your life?
– Hayatından kaçıyor musun?
Beat down ’cause there ain’t nobody on your side
– Çünkü senin yanında kimse yok.
Tell yourself you love you so
– Kendine kendini çok sevdiğini söyle.
Lay down your fears, baby, ain’t nobody die from a no
– Korkular, bebeğin uzan, ben bir Hiç kimse ölmek değil
Are you running from your life?
– Hayatından kaçıyor musun?
Beat down ’cause there ain’t nobody on your side
– Çünkü senin yanında kimse yok.
Tell yourself you love you so
– Kendine kendini çok sevdiğini söyle.
Lay down your fears, baby, ain’t nobody die from a no
– Korkular, bebeğin uzan, ben bir Hiç kimse ölmek değil

When it hurts you like this, again
– Seni böyle incittiğinde, yine
Don’t, don’t do it again
– Yapma, bir daha yapma.
Don’t, don’t do it again
– Yapma, bir daha yapma.
Pretty and sad
– Güzel ve üzgün
Did you give yourself away again?
– Yine kendini ele mi verdin?
Don’t, don’t, don’t do it again
– Yapma, yapma, bir daha yapma
Don’t, don’t do it again
– Yapma, bir daha yapma.

I’ll tell you what you’re gonna do for tonight
– Bu gece ne yapacağını söyleyeyim.
Make a list of the truth
– Gerçeğin bir listesini yapın
Put down the things that make you you
– Seni sen yapan şeyleri bırak
When you smile, does your tongue come through?
– Gülümsediğinde dilin geçiyor mu?
When you cry, do you feel brand new?
– Ağladığında kendini yepyeni hissediyor musun?
Put yourself in the room
– Kendini odaya koy.
You’re so beautiful, you are the perfect view
– Çok güzelsin, mükemmel bir manzarasın.

Put it in your phone, read it when you’re down and out (Pretty and sad)
– Telefonunuza koyun, aşağı ve dışarıdayken okuyun (Güzel ve üzgün)
Put it in your phone, read it when you’re down and out (Pretty and sad)
– Telefonunuza koyun, aşağı ve dışarıdayken okuyun (Güzel ve üzgün)
Put it in your phone, read it when you’re down and out
– Telefonuna koy, inip çıkarken oku.
(Do it again, do it again, do it again)
– (Tekrar yap, tekrar yap, tekrar yap)
Play it in your car, boom a little loud (Pretty and sad)
– Arabanızda çalın, biraz yüksek sesle (Güzel ve üzgün)
Play it in your car, boom a little loud (Pretty and sad)
– Arabanızda çalın, biraz yüksek sesle (Güzel ve üzgün)
Play it in your car, boom a little loud (Do it again)
– Arabanda çal, biraz yüksek sesle patla (Tekrar yap)

This for the hard dreamers
– Bu zor hayalperestler için
Been sad for a while
– Bir süre üzgün
All the indigo and light-beamers
– Tüm çivit ve ışık ışınlayıcıları
Been sad for a while
– Bir süre üzgün

Are you running from your life?
– Hayatından kaçıyor musun?
Beat down ’cause there ain’t nobody on your side
– Çünkü senin yanında kimse yok.
Tell yourself you love you so
– Kendine kendini çok sevdiğini söyle.
Lay down your fears, baby, ain’t nobody die from a no
– Korkular, bebeğin uzan, ben bir Hiç kimse ölmek değil
Are you running from your life?
– Hayatından kaçıyor musun?
Beat down ’cause there ain’t nobody on your side
– Çünkü senin yanında kimse yok.
Tell yourself you love you so
– Kendine kendini çok sevdiğini söyle.
Lay down your fears, baby, ain’t nobody die from a no
– Korkular, bebeğin uzan, ben bir Hiç kimse ölmek değil

Pretty and sad
– Güzel ve üzgün