Silence
– Sessizlik
Oh, I remember the silence
– Ah, sessizliği hatırlıyorum.
On a cold winter day
– Soğuk bir kış gününde
After many months on the battlefield
– Aylarca savaş alanında kaldıktan sonra
And we were used to the violence
– Ve şiddete alışmıştık.
Then all the cannons went silent
– Sonra bütün toplar sustu.
And the snow fell
– Ve kar yağdı
Voices sang to me from no man’s land
– No man’s land’den sesler bana seslendi
We are all
– Hepimiz öyleyiz
We are all
– Hepimiz öyleyiz
We are all
– Hepimiz öyleyiz
We are all friends
– Hepimiz arkadaşız
And today we’re all brothers
– Ve bugün hepimiz kardeşiz
Tonight we’re all friends
– Bu gece hepimiz arkadaşız.
A moment of peace in a war that never ends
– Hiç bitmeyen bir savaşta bir barış anı
Today we’re all brothers
– Bugün hepimiz kardeşiz
We drink and unite
– İçiyoruz ve birleşiyoruz
Now Christmas has arrived and the snow turns the ground white
– Şimdi Noel geldi ve kar beyaza döndü
Hear carols from the trenches
– Siperlerden şarkıları duy
We sing O Holy Night
– O Kutsal Geceyi söylüyoruz
Our guns laid to rest among snowflakes
– Silahlarımız kar taneleri arasında dinlenmeye bırakıldı
A Christmas in the trenches
– Siperlerde bir Noel
A Christmas on the front far from home
– Evden uzakta cephede bir Noel
Madness
– Delilik
(Madness)
– (Delilik)
Oh, I remember the sadness
– Üzüntüyü hatırlıyorum.
(Sadness)
– (Üzüntü)
We were hiding our tears
– Gözyaşlarımızı saklıyorduk.
(Hiding our tears)
– (Gözyaşlarımızı saklıyoruz)
In a foreign land where we face our fears
– Korkularımızla yüzleştiğimiz yabancı bir ülkede
(Faced our fears)
– (Korkularımızla yüzleştik)
We were soldiers
– Askerdik
(Soldiers)
– (Askerler)
Carried the war on our shoulders
– Savaşı omuzlarımızda taşıdık
(Shoulders)
– (Omuzlar)
For our nations
– Uluslarımız için
(Nations)
– (Milletler)
Is that why we bury our friends?
– Bu yüzden mi arkadaşlarımızı gömüyoruz?
(Bury our friends)
– (Arkadaşlarımızı gömün)
We were all
– Hepimiz
We were all
– Hepimiz
We were all
– Hepimiz
We were all friends
– Hepimiz arkadaştık
(Yes, we were friends)
– (Evet, arkadaştık)
And today we’re all brothers
– Ve bugün hepimiz kardeşiz
Tonight we’re all friends
– Bu gece hepimiz arkadaşız.
A moment of peace in a war that never ends
– Hiç bitmeyen bir savaşta bir barış anı
Today we’re all brothers
– Bugün hepimiz kardeşiz
We drink and unite
– İçiyoruz ve birleşiyoruz
Now Christmas has arrived and the snow turns the ground white
– Şimdi Noel geldi ve kar beyaza döndü
Hear carols from the trenches
– Siperlerden şarkıları duy
We sing O Holy Night
– O Kutsal Geceyi söylüyoruz
Our guns laid to rest among snowflakes
– Silahlarımız kar taneleri arasında dinlenmeye bırakıldı
A Christmas in the trenches
– Siperlerde bir Noel
A Christmas on the front far from home
– Evden uzakta cephede bir Noel
We were all
– Hepimiz
We were all
– Hepimiz
We were all
– Hepimiz
We were all friends
– Hepimiz arkadaştık
(Yes, we were friends)
– (Evet, arkadaştık)
And today we’re all brothers
– Ve bugün hepimiz kardeşiz
Tonight we’re all friends
– Bu gece hepimiz arkadaşız.
A moment of peace in a war that never ends
– Hiç bitmeyen bir savaşta bir barış anı
Today we’re all brothers
– Bugün hepimiz kardeşiz
We drink and unite
– İçiyoruz ve birleşiyoruz
Now Christmas has arrived and the snow turns the ground white
– Şimdi Noel geldi ve kar beyaza döndü
A Christmas on the frontline
– Cephede bir Noel
We walk among our friends
– Arkadaşlarımızın arasında yürüyoruz
We don’t think about tomorrow
– Yarını düşünmüyoruz.
The battle will commence
– Savaş başlayacak
When we celebrated Christmas
– Noel’i kutladığımız zaman
We thought about our friends
– Arkadaşlarımızı düşündük
Those who never made it home
– Eve hiç gelemeyenler
When the battle had commenced
– Savaş başladığında
Kategoriler