They could hear me scream for miles
– Kilometrelerce çığlık attığımı duyabiliyorlardı.
The silence ringing for days
– Günlerce çalan sessizlik
The wind that turns the trees
– Ağaçları çeviren rüzgar
Made me sway, made me sway
– Sallanmamı sağladı, sallanmamı sağladı
Made me sway
– Sallanmamı sağladı.
Doberman, they stood proud
– Doberman, gurur duyuyorlardı.
The ferns loomed as I lay
– Ben uzanırken eğrelti otları belirdi
The waves slapped like shins to wood
– Dalgalar tahtaya incik gibi tokatladı
And I laid, I laid, I laid
– Ve yattım, yattım, yattım
Inch by inch, foot by foot
– İnç inç, ayak ayak
I was on my knees for days
– Günlerce dizlerimin üzerindeydim.
And then I set on all fours
– Sonra dört ayak üstüne oturdum.
And I made, I made, I made, I made
– Ve yaptım, yaptım, yaptım, yaptım
I’m not praying, baby
– Dua etmiyorum bebeğim.
I’m not begging, darling
– Yalvarmıyorum sevgilim.
I’m not praying, baby
– Dua etmiyorum bebeğim.
I’m not begging, darling
– Yalvarmıyorum sevgilim.
Soon as the rush went away
– Acele gider gitmez
I need not look for a way
– Bir yol aramama gerek yok.
Damage, damage, damage
– Hasar, hasar, hasar
If you see me down on my knees
– Eğer beni dizlerimin üstünde görürsen
Please, do not think that I pray
– Lütfen dua ettiğimi sanma.
Damage, damage, damage
– Hasar, hasar, hasar
Soon as the rush went away
– Acele gider gitmez
I need not look for a way
– Bir yol aramama gerek yok.
Damage, damage, damage
– Hasar, hasar, hasar
If you see me down on my knees
– Eğer beni dizlerimin üstünde görürsen
Please, do not think that I pray
– Lütfen dua ettiğimi sanma.
Damage, damage, damage
– Hasar, hasar, hasar
Damage, damage, damage
– Hasar, hasar, hasar
Kategoriler