Ooh-ooh-ooh-ooh
– Ooh-ooh-ooh-ooh
Ooh-ooh-ooh
– Ooh-ooh-ooh
Ooh-ooh-ooh-ooh
– Ooh-ooh-ooh-ooh
I could say I never dare
– Asla cesaret edemeyeceğimi söyleyebilirim.
To think about you in that way
– Seni bu şekilde düşünmek
But, I would be lying
– Ama, olurum yalan
And I pretend I’m happy for you
– Ve senin adına mutluymuşum gibi davranıyorum
When you find some dude to take home
– Eve götürecek birini bulduğunda
But, I won’t deny that
– Ama bunu inkar etmeyeceğim.
In the midst of the crowds
– Kalabalığın ortasında
In the shapes, in the clouds
– Şekillerde, bulutlarda
I don’t see nobody but you
– Ben görmüyorum senden başka kimse yok
In my rose-tinted dreams
– Gül renkli rüyalarımda
Wrinkled silk on my sheets
– Çarşaflarımda buruşuk ipek
I don’t see nobody but you
– Ben görmüyorum senden başka kimse yok
Boy, you got me hooked onto something
– Evlat, beni bir şeye bağladın.
Who could say that they saw us coming?
– Geldiğimizi gördüklerini kim söyleyebilir?
Tell me, do you feel the love?
– Söyle bana, aşkı hissediyor musun?
Spend a summer or a lifetime with me
– Benimle bir yaz ya da bir ömür geçir
Let me take you to the place of your dreams
– Hayallerinizdeki yere götüreyim
Tell me, do you feel the love?
– Söyle bana, aşkı hissediyor musun?
Ooh-ooh-ooh-ooh
– Ooh-ooh-ooh-ooh
And I could say I never unzipped
– Ve fermuarımı hiç açmadığımı söyleyebilirim.
Those blue Levi’s inside my head
– O mavi Levi kafamın içinde
But that’s far from the truth
– Ama bu gerçeklerden uzak
Don’t know what’s come over me
– Ne beni, bilmiyorum.
It seems like yesterday when I said
– Derken dün gibi geliyor
“We’ll be friends forever”
– “Sonsuza kadar arkadaş olacağız”
Constellations of stars
– Yıldız takımyıldızları
Murals on city walls
– Şehir duvarlarında duvar resimleri
I don’t see nobody but you
– Ben görmüyorum senden başka kimse yok
You’re my vice, you’re my muse
– Sen benim ahlaksızlığımsın, ilham perimsin.
You’re a nineteenth floor view
– Sen ondokuzuncu katın manzarasısın.
I don’t see nobody but you
– Ben görmüyorum senden başka kimse yok
Boy, you got me hooked onto something
– Evlat, beni bir şeye bağladın.
Who could say that they saw us coming?
– Geldiğimizi gördüklerini kim söyleyebilir?
Tell me, do you feel the love?
– Söyle bana, aşkı hissediyor musun?
Spend a summer or a lifetime with me
– Benimle bir yaz ya da bir ömür geçir
Let me take you to the place of your dreams
– Hayallerinizdeki yere götüreyim
Tell me, do you feel the love?
– Söyle bana, aşkı hissediyor musun?
Boy, you got me hooked onto something
– Evlat, beni bir şeye bağladın.
Who could say that they saw us coming?
– Geldiğimizi gördüklerini kim söyleyebilir?
Tell me, do you feel the love?
– Söyle bana, aşkı hissediyor musun?
Spend a summer or a lifetime with me
– Benimle bir yaz ya da bir ömür geçir
Let me take you to the place of your dreams
– Hayallerinizdeki yere götüreyim
Tell me, do you feel the love?
– Söyle bana, aşkı hissediyor musun?
Do you feel the love? (Ooh-ooh-ooh-ooh)
– Aşkı hissediyor musun? (Ooh-ooh-ooh-ooh)
Do you feel the love?
– Aşkı hissediyor musun?
Do you feel the love?
– Aşkı hissediyor musun?
Do you feel the love?
– Aşkı hissediyor musun?
Feel the love
– Aşkı hisset
Feel the love
– Aşkı hisset
Kategoriler