I tried to keep a diary
-Bir günlük tutmaya çalıştım
To let it out away from me
-Benden uzak bırakmak için
Maybe
-Olabilir
I should’ve burned your memory
-Hafızanı yakmalıydım
Instead I let it ruin me
-Bunun yerine beni mahvetmesine izin verdim
You see
-Anlıyorsun
Watching the moon I feel its pain
-Ayı izlerken acısını hissediyorum
Idyllic but cold inside
-Pastoral ama soğuk iç
Eating my soul you’re shattering, I love you boy
-Ruhumu yiyerek paramparça oluyorsun, seni seviyorum oğlum
You were my sin so hard to hide
-Sen benim günahım saklanmak çok zordu
But I’ll promise than from now on
-Ama bundan sonra söz vereceğim
You’re gone
-Sen gittin
It’s been a while since you and me
-Sen ve ben beri uzun zaman oldu
Have shared a real memory
-Gerçek bir hafıza paylaştınız
You see
-Anlıyorsun
I feel the need, quietly
-İhtiyacı hissediyorum, sessizce
To have you here close to me
-Burada bana yakın olmak için
Maybe
-Olabilir
Watching the moon I feel its pain
-Ayı izlerken acısını hissediyorum
Idyllic but cold inside
-Pastoral ama soğuk iç
Eating my soul you’re shattering, I love you boy
-Ruhumu yiyerek paramparça oluyorsun, seni seviyorum oğlum
You were my sin so hard to hide
-Sen benim günahım saklanmak çok zordu
But I’ll promise that from now on
-Ama bundan sonra söz veriyorum
You’re gone
-Sen gittin
All I remember
-Tüm hatırladığım
Cold like December
-Aralık gibi soğuk
She cries on the sofa
-Kanepede ağlıyor
Still wating for him to call her
-Hala onu aramasını bekliyorum
But she shouldn’t notice
-Ama fark etmemeli
It was only August
-Sadece ağustostu
The cold that she felt wasn’t from the weather
-Hissettiği soğuk havadan değildi
Was from his poison
-Zehresindeydi